Bu, Kore geleneksel yaylarının sergilendiği bir müzede çekilen bir resim. Benim yayıma nasıl da benzediklerine bakın. | TED | هذه صورة الأقواس التقليدية الكورية و هي مأخوذة من المتحف أترون كيف تتشابه تلك الاقواس مع قوسي |
Korece öğrendiler, Kore giysileri aldılar. | TED | كانا يدرسان الكورية و أشترا ملابس كورية. |
Kore yiyecekleri, meyve, sebze ve komik suratlı oyuncak hayvanlar satıyor. | Open Subtitles | يبيع الأطعمة و الفواكه و الخضروات الكورية و تماثيل الشخصيات الكرتونية تلك ذات الوجوه المضحكة |
Kore'de savaşmıştım ve palavranın tavan yapmak üzere olduğunda çıkardığı sesi bilirdim. | Open Subtitles | حسناً لقد شاركت بالحرب الكورية و أعرف صوت الهراء حينما يكون على وشك الإصطدام بالمروحة |
Size şunu söyleyebilirim, sert yapısıyla ve oldukça rekabetçi doğasıyla Kore okul sistemi, düdüklü tencere olarak da bilinen ve herkesin başarılı olamadığı bir yerdir. | TED | حسنا، أستطيع أن أقول لكم أنه في بنية صلبة ، وطبيعة ذات قدرة تنافسية عالية التي تتميز بها نظم المدارس الكورية و التي تعرف أيضاً بطنجرة الضغط لا يمكن للجميع أن يبلوا بلاءا حسنا في تلك البيئة. |
1973'de, Güney Kore 'gestapo'sunca kaçırılmış olan Koreli, katolik muhalefet lideri Kim Dae Jung ölüm cezasıyla tehdit ediliyor. | Open Subtitles | الكوري الكاثوليكي (كيم داي جونغ) قائد المعارضة تم اختطافه عندما كان في "طوكيو" بواسطة الشرطة السرية الكورية و هُدّد بالقتل |