Sahibi Kore Savaşına katılmış ve şimdi ona Çinli diyorlar. | Open Subtitles | المالك إشترك فى الحرب الكوريه و الآن يطلق عليه الرجل الصينى |
Misyoner John Bates Kore savaşı sırasında bir çoğunu kurtardı ve ... | Open Subtitles | المبشره جون بيتس أنقذت الكثير خلال الحرب الكوريه و, |
Hiç Kore dizisi izlemişmiydiniz? | Open Subtitles | هل تشاهدن اياً من المسلسلات الكوريه الجيده؟ |
Elma ve özür Korece'de aynı şekilde telaffuz edilir. | Open Subtitles | التفاحه و الاعتذار فى اللغه الكوريه تنطقان بنفس الطريقه |
Oh ben konusuyorum Korece cok komik | Open Subtitles | نعم , حسنا أشترى منى بعض اللغه الكوريه |
Evlat edinmek istediğim 17 yaşında Koreli bir kız var. | Open Subtitles | ربما احببت ان اتبنى تلك الفتاه الكوريه ذات 17 عاما التى كنت اقوم بحراستها |
M1 siparişini ikiye katlatmak ve Kore Savaşı'nda kullanılanlardan istiyoruz. | Open Subtitles | نريد ضعف طلب ام1 ومسألة الحرب الكوريه الامريكيه, |
Ben de Kore masajından hoşlanmıyordum. | Open Subtitles | حسنا, انا كنت لا احب المنتجعات الكوريه , حتى تعلمته هذه العباره |
Önce burada Kore mutfağını öğreneceğim. | Open Subtitles | سوف أتعلم كيف أطبخ من المطابخ الكوريه هنا |
Baba onlar tarih oldu, orası Kore gazileri şovu yapılan bir mekan değil. | Open Subtitles | "شكرا للذكريات ابي ، ولكنه لا يشكل الحرب الكوريه عرض " |
Ölmeden iki hafta önce... bana Kore savaşında ruhunu... kaybettiğini hissettiğini anlattı. | Open Subtitles | قبل إسبوعين من وفاته أخبرني بذلك ...... في الحرب الكوريه |
Ronald Speirs orduda kaldı. Kore savaşına gitti. | Open Subtitles | "دونالد سبيرز" ظل في الجيش و خدم في الحرب "الكوريه" |
Kore'ye gitmedim. Çünkü yeterince savaş görmüştüm. | Open Subtitles | و فضلت عدم الذهاب للحرب "الكوريه" لانني نلت كفايتي من الحرب |
Sizce devam edemeyiz, çünkü Kore Kilisesindeki bekârlar gecesine gitmek yerine, hastanenin yükümlülükleri konusundaki davaları incelemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد خطر ببالك لانني قمت بعمل دراسات بهذا الشأن وُضِح فيها مسئولية المستشفي بدلاً من الذهاب إلي ليلة العُذّاب بالكنيسه الكوريه القريبه من منزِلي |
Kore yaptırımına karşı misilleme olabilir. | Open Subtitles | ربما هذا إنتقام للعمليه الكوريه |
Ta ki, Korece'de "Bugün kanamak istemiyorum!"un anlamını öğreninceye kadar. | Open Subtitles | لا اريد ان انزف اليوم في اللغه الكوريه |
Bir dedektif için gerekli olan şey, esaslı bir Korece konuşmaktır. | Open Subtitles | من الضروري للمحقق ! أن يتحدث الكوريه |
Korece bilmiyorum ben. | Open Subtitles | أنا لا أتحدث الكوريه |
Önemli değil. Korece'yi iyi konuşuyorsun. | Open Subtitles | لا بأس، لغتك الكوريه جيده |
Çok yargılayıcı davranıyorsun şu anda. Senin gibi bir Koreli'ye hiç yakışmıyor. | Open Subtitles | أنتِ منتقده قاسيه الآن وهذه ليست طبيعتكِ الكوريه |
Bu Koreli,şu Koreli, ve yine Lizzie Gray | Open Subtitles | هذه الكوريه و تلك الكوريه و "ليزي جراي" ثانيةً |