ويكيبيديا

    "اللذيذة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • lezzetli
        
    • nefis
        
    • enfes
        
    • tatlı
        
    • Leziz
        
    Zehirli olduklarını biliyorum ama tıpkı büyük ve lezzetli bir "Buz Parmak"a benziyor. Open Subtitles أعلم أن فيها مواد سامة و لكنها تبدو و كأنها الحلوى المجمدة اللذيذة
    Ay çekirdekleri ve nohutlar ve çok lezzetli kaba yoncalar... Open Subtitles بذور عباد الشمس و حبوب الحمص وبراعم البرسيم اللذيذة للغاية
    Diğer tarafta da sizi, aklınıza gelebilecek en lezzetli şeyler bekler. Open Subtitles و على الجانبّ الآخر بإنتظارك جميع الأطعمة اللذيذة التي يمكنك تصورّها
    En önemlisi, evinize nefis kızarmış tavuklarımdan götürmeyi unutmayın. Open Subtitles وعلى كل لا تنسوا أن تأخذوا بعض من فراخى المحمرة اللذيذة
    enfes biranızdan istiyorum. - Hemen, bayan. Open Subtitles كأساً كبيرة من البيرة اللذيذة أشرب دائماً ما يشربه أبناء البلد
    Havasız kalmamanız ve tüm bu tatlı acıyı kaçırmamanız için havalandırmayla beraber gömdüm. Open Subtitles وبفتحة تهوية حتى لا تختنقوا من قلة الهواء وتفقدون كل هذه المعاناة اللذيذة
    Leziz anne sütündeki antikorlar çocuğu sadece 6 ay boyunca korur. Open Subtitles الأجسام المضادة في جسد الأم اللذيذة يحمي الطفل فقط لستة أشهر
    Örneğin bu, tabii ki en lezzetli pazarlama taktiklerinden birisidir, bir şeyin eskiden daha pahalı olduğunu söylersiniz ve birdenbire iyi bir fırsat gibi görünür. TED مثال، هذا ، بالطبع، أحدى الحيل اللذيذة في التسويق، أن تقول أن شيئاً ما كان عالياً، وفجأة يبدو مثل أنها صفقة جيدة جداً.
    Bu lezzetli meyveler de aslında, deniz hıyarlarından elde edildi. Open Subtitles وهذة الفاكهة اللذيذة التى تأكلها صنعت من خيار البحر
    Manastırdan gelme şaraplar kuzu eti ve lezzetli kuşlar. Open Subtitles النبيذ، جاء من قبل الإخوة في الدير اللحم، والعديد من الطيور اللذيذة
    - Mr. Burns mü yoksa ben mi. Baba, pis ve eski çöreğini bu lezzetli takozla değiştirmek ister misin? Open Subtitles أبي ، سأبادلك حاجزة الباب اللذيذة هذه بكعكة الكريمة
    Harika turkuaz su, mavi gökyüzü ve lezzetli meyveler. Open Subtitles المياه الفيروزية الجميلة، والسماء الزرقاء والكثير من الفاكهة اللذيذة
    Bütün lezzetli hatırlar geri dönüyor. Open Subtitles كل هذه الذكريات اللذيذة تعود إلى ذاكرتي الآن
    Büyük, lezzetli bir muzlu içecek gibi. Open Subtitles اَعْني، نحن أشبه بشىء كبيرُ , موز بالقشدة اللذيذة المجمدة
    Bifteğin kenarlarında az yağ olmasına bayılıyorum. Benim lezzetli ve sulu bifteğim. Open Subtitles أحبّ القليل من الدهن على حصتي حصتي اللذيذة الكبيرة
    lezzetli hazır yemeklerin hakkında çok şey duydum. Open Subtitles لقد سمعت الكثير عن الأطعمة اللذيذة التي تقدمينها
    Tanrım, sana bu yemek üzere olduğumuz lezzetli lezzetli yemekler için minnettarız. Open Subtitles يا رب, نحن نشكرك لوجبة الطّعام اللذيذة التي أوشكنا أن نأكلها
    Seni çok seviyorum, lezzetli Fransız kızartması karıcığım. Open Subtitles أحبك كثيراً أيتها الزوجة المقلية اللذيذة
    Görün Leziz ve nefis olduğunu Open Subtitles الفطائر اللذيذة المذاق و الشهية كما سترون بنفسكم
    Tek yapman gereken arkana yaslanıp hazırladığın bu nefis yemekleri yemek. Open Subtitles حسناً، جلّ ما عليك القيام به الآن هو الجلوس والإستمتاع بهذه الوجبة اللذيذة التي أعددتها.
    Bu tartışılmaz enfes sosisleri düşürmemi mi istiyorsun? Open Subtitles هل تريدني أن أسقط هذه النقانق اللذيذة على الأرض
    Eğer siz kaba "Kayna, küçük kap, kayna" derseniz kap tatlı yulafla dolacaktır. TED اذا قلت للوعاء "اغلي أيها الوعاء الصغير، اغلي. " عندها تمتلأ بالحساء اللذيذة.
    - O getirdiğin Leziz pasta için teşekkür etmek istedim. Open Subtitles أردت أن أرد جَمِيلكِ لأجل تلك الكعكة اللذيذة التي أرسلتيها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد