Yüzlerce, tümü çıplak gözle görülemez durumda su, üstümüzde ve etrafımızdaki toprağa sızıyor. | Open Subtitles | المئات منهم. لا يُمكن رؤيتهم بالعين المُجرّدة، تُسرّب الماء إلى التربة فوقنا وحولنا. |
Bir ya da iki gezgin inşa etmek yerine, Ay'da olduğu gibi, bunlardan Yüzlerce yapacağız. | TED | حسنًا، بدلًا من إنشاء روفر أو اثنين فقط مثلما فعلنا على القمر، سنقوم بإنشاء المئات منهم. |
Dünyada bunlardan Yüzlerce var, ama bu ülkedeki en büyükleri James Van Praagh. | TED | هناك المئات منهم في كل أنحاء الأرض، ولكن في هذا البلد جيمس فان برااف كبير جدا. |
Maalesef habitat içinde bunlardan Yüzlercesi var ve biri dahi kaçsa çok zarar verecektir. | TED | لسوء الحظ، هناك المئات منهم بداخل مواطنهم، وإذا هَرَبَ واحدٌ منهم، سيُحدث الكثير من المشاكل. |
O zaman bilmiyordum fakat şimdi biliyorum ki, bunlar Yeryüzü Süzgeci, Yüzlercesi. | TED | لم أكن أعلم وقتها، ولكنني أعلم الآن، إنهم متصفحو الكرة الأرضية، المئات منهم. |
Sen bizi takip ettiğin zaman yüzlercesini gördük. | Open Subtitles | عندما كنت تدعي ملاحقتنا لقد رأينا المئات منهم |
Ben Yüzlerce yüz gördüm. Bu, hepsiyle aynı olabilir. | Open Subtitles | لقد رأيت المئات منهم قد يكون الأمر معهم مثل الاثنين |
Şu anda binanın önündeyim. Burada Yüzlerce kişi var. Tanrım! | Open Subtitles | أنا واقف الآن أمام المبنى وهناك المئات منهم |
Sonraki birkaç gün, Yüzlerce kişi sorgulandığı için çetelere bir sessizlik çöktü. | Open Subtitles | حلَ الصمت بين رجال العصابات وتم أستجواب المئات منهم |
Yüzlerce gemi göz alabildiğine dağılmış parçalar bu tüyler ürpertici. | Open Subtitles | سفن، المئات منهم قطع مبعترة على مرآى البصر إنها |
- Biz dört kişiyiz, onlar Yüzlerce olabilir. | Open Subtitles | نحن فقط أربعة منا يمكن أن يكون المئات منهم. |
Sorun şu ki bunlardan Yüzlerce var ve 1580 kilometrekarelik Londra Şehri'ne yayılmış durumda. | Open Subtitles | المشكلة هي أن هناك المئات منهم منتشرين على مساحة 600 ميل مربع بلندن |
Onlardan tam anlamıyla Yüzlerce. | Open Subtitles | الجدار إلى الجدار الخوادم و المئات منهم. |
Çünkü Yüzlercesi ölüyor ve ben bunun için hiçbir şey yapamam. | Open Subtitles | لأن يموت المئات منهم ولا يمكنني فعل شيء حيال ذلك |
Onlar yukarıda şu tepelerdeler, Yüzlercesi. | Open Subtitles | يوجد هناك بالأعلى على التلال المئات منهم |
Bak Yüzlercesi var. | Open Subtitles | أنظر .. لابد انه هناك المئات منهم هذه الحيوانات ليست من هذه المقاطعه |
Orada öylece dikilip bekliyorlar, Yüzlercesi, bir saat boyunca. | Open Subtitles | هم فقط يقفون هناك ينتظرون المئات منهم, لساعة. |
Zina, karafatmaya benzer. Bir tanesini görürsün ama orada Yüzlercesi vardır. | Open Subtitles | الخونة مثل الصراصير الكل يمسك بهم , هناك المئات منهم وأنت لا |
Yüzlercesi şu an bulunduğumuz noktadan yer altına giriyor. | Open Subtitles | المئات منهم ينزلون تحت الأرض مباشرة تحت المكان الذي نقف عليه حالياً. |
Buraya geldiğimizden beri yüzlercesini gördük... ..ama sadece... üç tanesine güvendim. | Open Subtitles | قابلنا المئات منهم منذ كنا هناك وأنا آأتمن... على ثلاثة |
Adamların suratlarına bak. yüzlercesini kurtarabilirsin. | Open Subtitles | -انظر الى وجوه الرجال, يمكنك ان تنقذ المئات منهم |
yüzlercesini öldürsek bile bu kampı temizlerler ve arkadaşın yine de kurtulmaz. | Open Subtitles | حتى لو قتلت المئات منهم لا زالوا يستطيعون مسح المعسكر، وسيموت صديقك أيضاً ... |