Acemi şansı diye bir şey duymuştum ama bu kadar iyi olabileceğini bilmiyordum. | Open Subtitles | سمعت عن حظ المبتدئين ولكنني لم أظنه بهذه القوة |
Yeni bir Acemi sınıfına başlıyorduk. | Open Subtitles | إننا على وشك البدء فى فصل المبتدئين فى الصيف. |
Biraz Acemi şansı vardı. | Open Subtitles | اعتقد كان لديك القليل المبتدئين الحظ هناك |
Delilleri taşırken bundan çıkar sağlamış olan bir çaylak var mıdır acaba? | Open Subtitles | اكتساب الخبره بحمل الأدلة هو شأن المبتدئين |
acemiler ortaya. Gözün Marie'de olsun. Ve tekrar, merkeze. | Open Subtitles | المبتدئين بالمقدمة إبق عينيك على ماري ,جيد,جيد |
Şimdi çaylaklar öne geçsin. SimYön, hazır mısın? | Open Subtitles | لنضع المبتدئين على الواجهة سيمسوب ، هل أنت معي ؟ |
Bazı oyuncular Başlangıç noktasında pusu kurup Çaylaklara büyü yapar. | Open Subtitles | بعض اللّاعبين يترصّدون عند نقطة البداية ليصيبوا المبتدئين بأولئكَ التعاويذة. |
Kenara çekilin, ahmak amatörler. Geride durun. Bu işe bulaşmayın. | Open Subtitles | أبتعد, يا أيها المبتدئين الأغبياء, تراجعوا, فلتدعوه لي, الدور يعود لي |
Tipik bir Acemi hatası. Oyundan önce yemek. | Open Subtitles | غلطة شائعة بين المبتدئين تناول الطعام قبل المباراة |
İş hayatında biz buna Acemi hatası deriz. Yine de oynadığın için teşekkürler. | Open Subtitles | في العمل نعتبر هذا خطأ المبتدئين لكن شكراً على ذلك |
Acemi bir muhabir bile böyle haberleri yapabilir, öyle değil mi? | Open Subtitles | اقصد ان المبتدئين يقومون بهذا العمل أليس كذلك ؟ |
Şifrelerini unutmasından diye, teknik destek elemanı, Acemi kullanıcılara hep bunu verir. | Open Subtitles | هذا ما يعطيه الدعم الفني للمستخدمين المبتدئين في الكمبيوتر حتى لاينسو كلمة المرور الخاصة بهم |
Sanırım turnayı tam gözünden vurduk. Acemi şansı. | Open Subtitles | لم اعرف اننا سنجدك هكذا , انه حظ المبتدئين |
Karışık. Birkaç porno sapığı birkaç Acemi, fanatik hayranlar var. | Open Subtitles | يضمون خليطًا، ثمة مختلون خطرون وبعض المبتدئين والمشجعون |
O zaman, çaylak davetim için restoran seçimime yardım etmen gerekiyor. | Open Subtitles | حسنا ، إذاً أحتاج لمساعدتك لإيجاد مطعم لعشاء المبتدئين |
acemiler bunun için var. | Open Subtitles | لهذا لدينا الموظفين المبتدئين, شخص لإلقاء اللوم عليه |
Gerçi çaylaklar taze boya gibi kokardı. | Open Subtitles | ولهذا كان المبتدئين لهم رائحة كرائحة الطلاء الجديد |
Sizi temin ederim efendim. Onu, Başlangıç seviyesinde tutuyorum. | Open Subtitles | بالتأكيد لا ، فأنا أبقيها في مستوى المبتدئين |
Kristal küreler bitti. amatörler onlara bayıIıyor. | Open Subtitles | لقد نفدت الكرات الذهبية إنها شائعة وخاصة بين المبتدئين |
Bu Çömez ailelerinin hafta sonu, ben üçüncü sınıfım. | Open Subtitles | هذهـ عطلة نهاية إسبوعُ أباءِ المبتدئين. وأَنا في السنة ماقبل الأخيرة. |
18 yaşındasın. Michigan'daki en yaşlı 3. sınıf öğrencisi olacaksın. | Open Subtitles | أنت تبلغ الـ18 ستكون أكبر المبتدئين في مشقين |
Tüm birinci sınıflar kafeterya yemeklerinden 10 kilo alıyorlar mı? | Open Subtitles | أجميع المبتدئين وزنهم 20 باوند من أكل الكافتيريا ؟ |
Deneyimlilerin Acemileri saf dışı bırakıp bir daha sınava girememesi de olağandır. | Open Subtitles | وكذلك سيكون من الطبيعيّ إطاحة من مرّوا بالإختبارات قبلاً بالمتقدّمين المبتدئين. |
Diğer çaylakları zorluyordun. - Bu kadar yeter. | Open Subtitles | . قمت بدفع كل المبتدئين الاخرين |
Evet . Ben bir sürü oynadı Gençken Genç B . | Open Subtitles | نعم,انا لعبت كثير فى فريق المبتدئين عندما كنت صغير |
Bu beni bezdirmek için usta polislerin acemilere çanta taşıtması gibi bir olay mı? | Open Subtitles | نعم اذا هذا نوع من العقاب الشديد مثل طريقة ان تجعل احد المبتدئين يحمل حقائب المحاربين على الطريق ؟ |
Çaylaklardan çaylak hatası beklerim ama siz daha iyisini biliyorsunuz. | Open Subtitles | توقعت اخطاء المبتدئين من المبتدئين ولكن انتم تعرفون ما هو افضل |