ويكيبيديا

    "المتاعب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bela
        
    • belaya
        
    • beladan
        
    • sorun
        
    • derde
        
    • belada
        
    • zahmete
        
    • dert
        
    • sorunlar
        
    • problem
        
    • dertte
        
    • zahmet
        
    • belayı
        
    • dertten
        
    • sıkıntı
        
    Etrafta bir silahşor olunca, bela doğal olarak uzak durur. Open Subtitles عندما يثير المقاتلون المتاعب فى الناحية ـ يبقى هو بعيدا
    Yıllardır bana ve ortaklarıma bir çok kez bela olan biri. Open Subtitles سبب الكثير من المتاعب للمقربين لي، ولي شخصياً على مر السنين
    Ama ne tür bir belaya girersem gireyim beni sever. Open Subtitles لكنه يحبني بغض النظر عن نوعية المتاعب التي أسببها له
    Sana verilen görevi yap, beladan uzak dur, gayet güzel anlaşırız. Open Subtitles إنقُمتبالعملالمطلوبمنك, ' وابتعدت عن المتاعب ستكون الأمور بيننا على ما يرام
    Abartmayın sadece iki adam bize ne kadar sorun çıkarabilir ki? Open Subtitles انها مجرد 2 الرجال. كيف الكثير من المتاعب يمكن أنها تعطينا؟
    Yatağı bok içinde bıraktım diye başım bayağı derde girdi. Open Subtitles لقد دخلتُ في الكثير مِن المتاعب بسبب التغوط على السرير.
    Onlara Visa için çalıştığımı ve başının belada olduğunu söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتهم بأنّني عملت للتأشيرة وهو في الكثير من المتاعب
    Okuluma bela aramaya gelen zavallı ruh için büyük bir acıma duygusu hissediyorum. Open Subtitles أشعر بغصّة من الشفقة تجاه هؤلاء المساكين الذي جائوا لمدرستي بحثًا عن المتاعب
    Okuluma bela aramaya gelen zavallı ruh için büyük bir acıma duygusu hissediyorum. Open Subtitles أشعر بالأسف الكبير علي الروح المسكينة التي أتت إلي مدرستي تبحث عن المتاعب
    Daha fazla bela istemiyoruz buraya hiç gelmemiş gibi yapsak olur mu? Open Subtitles ،ولا نريد المزيد من المتاعب لذا لم لا تتظاهر بعدم وجودنا فحسب؟
    Bir kaçak ya da kim bilir kendini ne gibi bir belaya bulaştırdı. Open Subtitles هارب، أو من يدري أي نوع من المتاعب حصلت هذه الفتاة نفسها فيها.
    belaya ne kadar alışıksın bilemem ama umarım yeterince tecrübelisindir. Open Subtitles لا أعرف مدى المتاعب التي وقعت فيها لكني أتمنى أنّك اعتدت عليها جيداً.
    Erkekler insanın başını her türlü belaya sokabilir, öyle değil mi? Open Subtitles قد يوقع الرجال بك فى شتى أنواع المتاعب أليس كذلك
    Orada olmalısın. beladan uzak dur, ve Büyük Anne seni alacak. Open Subtitles يجب ان تذهب الى هناك, وابقى بعيدا عن المتاعب ونحن سنلتقطك
    Antik çağlarda, Zeus'un cezasından çekinen birçok Yunanlı beladan uzak durmuştur. Open Subtitles في الماضي الخوف من زيوس هو الذي حفظ الإغريق من المتاعب
    Şehrime geldiğinden beri başıma beladan başka bir şey getirmedi. Open Subtitles لم يسبب لي إلاّ المتاعب منذ أن أتى إلى مدينتي
    Bana bin bir çeşit sıkıntı ve sorun çıkartabilir ama yalan söylemez. Open Subtitles إنه يسبب لي المتاعب و الغمّ بمئات الطرق لكنه لا يكذب عليّ
    Yol açtığın bunca sorun karşısında işe yarar bir şeyler öğrenmişsindir umarım. Open Subtitles آمل أنكَ حصلتَ على معلومات مفيدة بعد كل المتاعب التي تسببتَ بها
    Seyahat bitmiş olabilir ama Alvin civarda olduğu sürece başımız hep derde girecek. Open Subtitles الرحله قد تكون قد انتهت لكن طالما الفين موجود سنقع دائماً في المتاعب
    Başının ne kadar belada olduğuna dair bir fikrin var mı, küçük hanım? Open Subtitles هل لديك أي فكرة أي نوع من المتاعب كنت فيه ، ميسي ؟
    Bir evsahibinin şaka yapmak için kendini bu kadar zahmete sokması normal mi? Open Subtitles هـل من الطبـيعي ,لمـضيف , أن يقع في الكثير من المتاعب لمجرد المـزح
    Başıma çok fazla dert açtın. Artık beni takip etme. Open Subtitles لقد جلبت الكثير من المتاعب لا تتبعني مجدداً, ان تبعتني
    Bütün bu sorunlar varken uyuyabileceğini düşünmemiştim. Open Subtitles مع كل تلك المتاعب أظن أنكِ لم تستطيعين النوم
    Eğer saldırmadan önce biraz soru sorsanız, hiç problem kalmayacak. Open Subtitles لو أنكَ تسأل قبل ضرب الزنوج لوفّرت على الجميع المتاعب
    Ama zaten başımız yeteri kadar dertte. Hadi gidelim buradan. Open Subtitles . لكننا لدينا من المتاعب ما يكفينا . هيا لنرحل
    Ufacık bir şey için çok fazla zahmet. Anneliği seviyorum. Open Subtitles يبدو إني سأواجه المتاعب من أجل شيئ تافه كما بالأمومة
    Lütfen buna engel olma. Başımıza bu belayı getiren sensin. Open Subtitles أرجوك لا تعترض، أنت من جلب لنا هذه المتاعب
    Bir gün, uyanacaksın ve sana dertten başka birşey sağlamadığını göreceksin. Open Subtitles و ذات يوم ستستيقظ ستجد أنها لم تسبب لك سوى المتاعب
    Bugün yeterince sıkıntı yaşadığını düşünmüyor musun? Bırak biraz dinlensin. Open Subtitles ألا تعتقد أنه لاقى ما فيه الكفاية من المتاعب اليوم؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد