İlginç olan soru şu: Bizim oradaki davranışımızı gördüklerinde tasarımcılar ne düşünür? | TED | والسؤال المثير للاهتمام هو: بم يفكر المصممون عند رؤيتهم سلوكنا هنا ؟ |
ve ilginç olan şey ise günümüzde çok az karanlık var. | TED | وأما النوع المثير للاهتمام هو أن لدينا في الوقت الحاضر القليل من العتمة. |
Ancak ilginç olan ise, karışıma itibar eklediğinizde olan şey, eleştirilerle birlikte durum bu. | TED | لكن المثير للاهتمام هو ما يحدث عندما تضيف السمعة في هذا المزيج، في هذه الحالة، مع الانطباعات. |
Ama ilginçtir ki karanlık madde her yerde muhtemelen burada bile var. | TED | حسنًا، المثير للاهتمام هو أن المادة المظلمة تُحيط بنا في كل مكان وعلى الأرجح هنا أيضًا. |
İlginçtir ki, bu üç fenomenin hepsi birbiriyle bağlantılıdır. | TED | المثير للاهتمام هو أنّ تلك الظواهر الثلاثة مرتبطة ببعضها. |
İlginçtir ki, açılış cümlen şu olunca; "Bak, dinle, çünkü üzerine ciddi bilgiler indireceğim." Dünyanın kaç bucak olduğunu çabucak anlamanız inanılmazdır. | TED | المثير للاهتمام هو عندما تفتتح خطابك التواصلي ب، "استمع، لأني سأُنزل عليك بعض المعارف الخطيرة،" ستندهش بالسرعة التي ستكتشف بها الجليد ورصاص الإعدام. |
ve ilginç olan şey, sevdiğiniz için yapınca, para zaten bir şekilde geliyor. | TED | الامر المثير للاهتمام هو اذا كنت تفعل ذلك بدافع الحب ، فان المال سيأتى بأي حال من الأحوال |
Ama ilginç olan, hükümetin bize kullanmamızı söyledikleri aslında pek bir şeye dayanmıyor. | TED | لكن المثير للاهتمام هو ان الحكومة نصحتنا باستخدامه ليس صحيحا بدرجة كبيرة |
Ama aslında endüstri öncesi dönemde de yaşanmış ilginç olan başka bir şey daha var. | TED | ولكن الشيء المثير للاهتمام هو الشيء الآخر الذي حدث في العالم ما قبل الصناعي. |
İlginç olan tek şey daha önce hiç görmediğimiz bir bileşim. | Open Subtitles | الشئ الوحيد المثير للاهتمام هو مُركّب لم نره من قبل قط هل تتعرفون عليه ؟ |
İlginç olan senin her zamankinden daha açık olduğunu görüyorum | Open Subtitles | المثير للاهتمام هو أني أراك منفتحة، أكثر من المعتاد |