avukat fıkralarından oluşan bu komik kitabı misafir odasına yanlışlıkla mı bıraktın? | Open Subtitles | هل تركت هذا الكتاب المضحك سهوا عن نكت المحامين في غرفة الضيوف؟ |
Ben edemesem bile bir avukat ordum ve sınırsız savaş fonum olduğunu unutma. | Open Subtitles | وفي حال لم أتمكن من ذلك. لدي جيش من المحامين وثروة مادية كبيرة |
avukatlar 50 eyalette Portoriko'da ve Guam'da doğum kayıtlarını tarıyor. | Open Subtitles | المحامين يبحثون خلال سجلات المواليد فى ال 50 ولاية وبورتريكو |
Ama unutmayın, kazandığım para yalnızca şahane yaşam tarzımı karşılamıyor, aynı zamanda çok pahalı avukatları da hizmetimde tutuyor. | Open Subtitles | لا أصرفه فقط على الحياة الرائعة التي لدي و لكنه يبقي بعض المحامين المكلفين للغاية على بعد اتصال واحد |
Geçen hafta bana avukatların oksijeni boşa tükettiklerini söyleyen garip bir adam vardı. | Open Subtitles | هناك رجل غريب قال لي الإسبوع الماضي، كل المحامين لايستحقون الهواء الذين يتنفسونه |
avukatlarla uğraşmaya değmez. Halkın parasını boşa harcamayın. İtiraf et işte. | Open Subtitles | لا تتكبّدي عناء تعيين المحامين إنهم مجرّد إهدار لنقود دافعي الضرائب |
Ama bence, belki de en iyisi bu tartışmaları avukatlara bırakmak. | Open Subtitles | ولكن أعتقد أنه من الأفضل أن نترك هذا النقاش، إلى المحامين. |
Bu avukatlardan bazıları başarılıydı, müvekkilleri için yeni duruşma hakları alabildiler. | TED | بعض هؤلاء المحامين كانوا ناجحين جدًا، نجحوا في استئناف محاكمات لعملائهم |
Ama asla o kendini beğenmiş avukat yüzlerini asla unutamazsın. | Open Subtitles | لأنها تصورهم بصورة بشريه مستحيل أن تنسى وجوه المحامين المتعجرفه |
Hayır, almayacağım çünkü üzerime bir sürü avukat salar ve mahkemede tuttuğunu bırakmaz. | Open Subtitles | لا، لن أفعل لأنها ستقوم بإلقاء الكثير من المحامين عليّ وهي قويّة بالمحاكم |
Sahip olabilmek için bir düzine avukat ve mahkeme kapılarında geçirilecek zaman gerekiyor. Perakendeciler de astarın yüzünden pahalıya geleceğine karar verdiler. | TED | يتطلب العديد من المحامين والمزيد من الوقت في المحكمة. ولقد قرر تجار التجزئة أنه سيكون طريق بالغ التكلفة. |
Çünkü sözlerini bir avukat yazdı bestesini bir yargıç yaptı. | Open Subtitles | لأن المحامين كتبوا الكلمات والقضاة ألفوا اللحن |
İşin içine avukatlar girer, her şeyi alırlar ve siz sokakta kalırsınız. | Open Subtitles | لا أريد الشجار حول هذا المنزل سيتدخلون المحامين وسوف يأخذون كل شيء. |
Yani "avukatlar doğum kontrol için ne kullanır?" diye sorduğumda ve cevap da "kişilikleri" olduğunda sana atıfta bulunmadığımı bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | لذا ان قلت ما الذي يستخدمه المحامين كوسيلة منع حمل؟ و الجواب هو شخصياتهم اريدك ان تعرف انني لا اشير اليك |
Abigail, avukatları değiştirsek bile, yine de ona ödeme yapmak zorundayız. | Open Subtitles | لكن,ابيغل,حتى اذا نحن غيرنا العديد من المحامين نحن لانزال ندفع له |
Hastane avukatları, onu alt etmiş ve sonunda dava düşmüş. | Open Subtitles | هزم المحامين مستشفى له وفي نهاية المطاف تم رفض القضية. |
Sadece unutmayın, bu sadece tüm avukatların kanıt amaçlı çalışma yöntemidir. | Open Subtitles | فقط تذكري هذه مجموعة من النقاط القانونية الموضوعة من قبل المحامين |
Fark ettik ki sadece eğitimli avukatlarla olmuyor, bir de avukatlarin aralarındaki bağın güçlenmesi gerekiyor. | TED | لكننا أدركنا أن ذلك ليس مجرد تدريب للمحامين، بل يتعدى للتشبيك والتواصل بين المحامين لإحداث فرق |
Çünkü avukatlar avukatlara bir şey anlatmaz ama sekreterler birbirlerine anlatır. | Open Subtitles | بسبب المحامين لا يتحدثون إلى المحامين الآخرين ولكن سكرتيريات يتحدثون لبعضهم |
Ayilari hic umursamiyor ama avukatlardan ödü kopuyordu. | TED | كانت غير مبالية تماماً بالدِّببة، لكن كان عندها رهبة شديدة من المحامين. |
Sayın yargıçlar, ben rakibim gibi süslü şehir avukatı değilim. | Open Subtitles | سيادتكم, أنا لست أحد المحامين الكبار البارعين مثل خصمي هذا |
- Bu beyefendinin görünüşü ne polise ne de bir avukata benzemiyor | Open Subtitles | هؤلاء الساده المحترمين لا يشبهون مرتكبى الجرائم او المحامين |
Bir avuç avukatın anlamadıkları bir şeyden ötürü etrafta dolanmasını istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أريد لمجموعة من المحامين العبث بأشياء لا يفهمون فيها شيئاً |
Bebeğim, Conrad amcanı aradım ve beni üst düzey bir avukatla görüştürdü. | Open Subtitles | عزيزي ,لقد دعوت عمك كونراد ولقد أبقاني على اتصال مع أكبر المحامين |
Avukatlarım senin isminin de savcının tanık listesinde olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبرني المحامين بأن اسمك قد ظهر على لائحة الشهود |
Karl Teretsky eyaletin en iyi dava avukatlarından biridir. | Open Subtitles | كارل تريتسكاى واحد من اكبر المحامين فى الولاية فى المحاكم |
Biz çok güçlü bir lidere sahiptik,çok iyi vizyonu vardı... ...ve bir çok bilim, sürüsüne bereket hukuk karmaşaları... | TED | إذن فقد كانت لدينا قيادة قوية، و رؤية واضحة و علْمٍ شاسع، و الكثير من المحامين. |
Monk, sana bu pisliğin servetinin çok geniş ve avukatlarının çok fazla olduğunu, onları kullanmayı çok sevdiğini de hatırlatmama gerek yok sanırım. | Open Subtitles | مونك، لا يجب علي تذكيرك بأن هذا الوغد لديه إتصالات كثيرة ولديه عصبة من المحامين يحب أن يجعلهم يعملون |