kadının yerinin mutfak veya diğer oda olduğunu duyarak büyüdüm. | TED | لقد كبرت وأنا اسمع أن مكان المرأة هو المطبخ أو في الغرفة الأخرى |
Ayrıca, bir kadının rahminin, vücutta dolaşıp hastalığa neden olabilecek, canlı bir hayvan olduğuna inanıyordu. | TED | أيضاً كان يعتقد أن رحم المرأة هو حيوان حي والذي يمكنه التجول في جسدها وأن يسبب لها الأمراض. |
"...ve her kadının üstü erkek ve İsa'nın üstü de Tanrı'dır." | Open Subtitles | واما راس المرأة هو الرجل ورأس المسيح هو الله |
Bir kadın için ilk utanç sırrı kadın olarak, "kısa bir mola" | TED | السر الأول من العار على المرأة هو أن تكون في "استراحة قصيرة" |
"...bir kadını atlatmanın en iyi yolu, yeni bir kadın bulmaktır." | Open Subtitles | أفضل طريقةللتغلب على المرأة هو الحصول على واحدة آخرى |
Babam kadının kalbine giden en kısa yol kiliseden geçer derdi! | Open Subtitles | المثل يقول ان اقرب طريق للوصول الى قلب المرأة هو عن طريق الكنيسة |
Bir kadının kalbinin anahtarı... beklenmedik bir zamanda gelen beklenmedik bir hediyedir. | Open Subtitles | المفتاح لقلب المرأة هو هدية مفاجئة في وقت غير متوقع |
Eğer bana sorarsanız, bir kadının zayıflığı onun gurur kaynağıdır. | Open Subtitles | حسناً إذا سألتني , نقطة ضعف المرأة هو حس الكبرياء كبرياء ؟ |
- kadının bize herşeyi anlatmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنت تعلم أن ما يدور بشأن تلك المرأة هو أكثر مما قيل |
Bu kadının ihtiyacı olan son şey bir dolandırıcının iddiaları. | Open Subtitles | اسمعني,اخر ما تحتاجه هذه المرأة هو رجل مخادع يمنحها افكارا غير واقعية |
Bir kadının yaşını sadece sizden çok küçükse dert etmelisin. | Open Subtitles | الوقت الوحيد الذي يجب أن تهتم لامره في عمر المرأة هو إن كانت صغيرة جدا عليك. |
Söyleyecek bir şey kalmadı. kadının kocası patronumuz. | Open Subtitles | لم يتبقّى شيء لأقوله زوج تلك المرأة هو رئيسك |
Evet. kadının asıl yerinin evi olduğunu dinleyelim. | Open Subtitles | دعينا نسمع كيف أن مكان المرأة هو في البيت |
kadının yerinin evi olduğunu anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | يحاول أن يظهر أن مكان المرأة هو في المنزل. |
Eğer bir kadının konuşması silahıysa vücudu kim bilir neler yapabilir, bir düşün. | Open Subtitles | إذا كان سيف المرأة هو لسانها فكري بما تستطيع فعله بجسدها |
kadının güzelliği tek gücüdür yani bizim için bir erkeğin güzü güzzelliğinde. | Open Subtitles | جمال المرأة هو لها الوحيدة السلطة، جدا بالنسبة لنا، ويجب أن يكون رجل السلطة جماله. |
600 senedir kullanılmasına... ve kadının erkek arzusunun... objesi olarak kullanıldığı ve kendi sesi olmadığı... erkek tarafından yazılmış birşey olmasına rağmen... belki profesör Le gall'in kadını cinsel... cinsel tatmin objesi olarak... görmesini affadebiliriz. | Open Subtitles | فقد كتبت بالكامل من قبل الرجل بينما دور المرأة هو إشباع رغبة الرجل دون أن تملك صوتاً خاصاً بها |
O kadın seni aşar. | Open Subtitles | تلك المرأة هو الطريق للخروج من الدوري الخاص. |
Bu kadın hakkında bildiğim tek şey sekizinci katta çalıştığı. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي أعرفه عن هذه المرأة هو أنها تعمل في الطابق الثمن |
O kadın kendinden başkasını düşünmüyordu. | Open Subtitles | كل ما إهتمت به تلك المرأة هو نفسها |