Gemiye binin, içecek bir şeyler getirtirim. | Open Subtitles | تفضلوا على متن الباخرة و سأرسل في طلب بعض المرطبات |
Ya da içecek makinesinde değişiklik yapmamıza. | Open Subtitles | أو لأننا أضفنا بعض التعديلات على مكينة بيع المرطبات |
Hava çok sıcak, içecek bir şeyler alacağım. Peki ya sen? | Open Subtitles | الجو حار جدا، ويمكنني أن استخدام المرطبات ماذا عنك؟ |
Nemlendiricisi olabilir. | Open Subtitles | ربما بعض المرطبات |
Nemlendiricisi olabilir belki. | Open Subtitles | ربما بعض المرطبات. |
Affedersiniz kadinlar için nemlendirici losyonunu nerede bulabilecegimi söyler misiniz? | Open Subtitles | معذرة، هلا أخبرتني أين أجد المرطبات النسائية؟ |
Rachel Chandler'dan nemlendirici almaya geldi... | Open Subtitles | ورايتشل جاءت لتأخذ بعض المرطبات من تشاندلر |
Dünyanızda kırmızı şarap renginde iki içecek var. | Open Subtitles | هناك نوعان من المرطبات في عالمكَ الذي بلون النبيذ الأحمر |
Harita odasına yiyecek içecek bir şeyler gönderteyim. | Open Subtitles | سآمرُ بارسال بعض المرطبات من أجلكم إلى قاعة الخرائط |
Gitmeden evvel hizmetçilere söyleyeyim de size içecek getirsinler. | Open Subtitles | سأجعل الخادمات يجلبون لكم المرطبات قبل أن تغادروا. |
Üç gün önce otelden içecek bir şeyler almış. | Open Subtitles | لقد اشترى المرطبات من الفندق قبل ثلاثة أيام |
Tanrı aşkına, şu içecek dolabının yanına işet. | Open Subtitles | بحق السماء، عليك أخده خلف آلات توزيع المرطبات. |
Bir istif şeyi var, ıvır zıvır postları nemlendirici kataloglarından ayırıyor. | Open Subtitles | هنالك شيء مُكدس ليفصل رسائل البريد غير المرغوب فيها من كتالوجات المرطبات الخاصة بك |
nemlendirici çalmak hayat değil. Bir hobi sadece. | Open Subtitles | سرقة المرطبات لاتعتبر حياة بل هواية |