Bak, seni keyiflendirmek için şaka yaptık. Gerçek alıcının biz olacağını düşünemedik. | Open Subtitles | الحقيقة أننا قمنا بهذه المزحة لإبهاجك لم نتخيل أننا سنكون المشترين الحقيقيين |
şaka yaptığını sanıyorsun ama onun Noel hediyesi listesinde vardı. | Open Subtitles | انتقلبت المزحة عليك هذا ما كان يريدة فى عيد الميلاد |
Bu yaptığın salakça şaka, şimdiye kadar yaptığın en bencilce şey! | Open Subtitles | هده المزحة الغبية هي الاكثر أنانية من اي شيئ فعلته سابقا |
Evet, bu şakayı önceden de yapmıştın. Çok şekersin, çok komik. | Open Subtitles | نعم.لقد قمت بتلك المزحة من قبل مضحكة جدا و ظريفة جدا |
Ellerimizde iki kürekle ormana gittiğimizde de bu espri aklına bulunsun. | Open Subtitles | أتتذكّرين تلكَ المزحة عندما كنّا في الغابة نمسك بمعولين في أيدينا |
Bu espriyi anlarsan sokakları da anlarsın. | Open Subtitles | , إذا فهمت تلك المزحة فستفهم كيفية العودة إلى الشارع |
Masadaki herkes güldü, ama şaka iyi bir çözümdü, böylece sonunda öyle yaptık. | TED | كل من على الطالة ضحكوا لكن المزحة كانت حلاً مناسباً بعض الشئ لذا هذا في النهاية ما قمنا بفعله |
Ona yaptığımız şaka yüzünden girmedi hücreye. | Open Subtitles | لم يدخل الحبس الانفرادى بسبب المزحة التى فعلناها معه |
İyi bir şakayı severim. Ve bu en iyisi. Çocuklar için bir şaka. | Open Subtitles | كم أحب المزحة الجيّدة، وهذه أفضلها قطّ، مقلبٌ على الأطفال. |
Bu bir şaka, değil mi? Hayır, bu şaka. Koca köyde yiyecek bir şey yok mu? | Open Subtitles | لا، المزحة إنه لا يوجد شيء يؤكل في كل القرية؟ |
şaka git gide gülünçleşmekte, değil mi? | Open Subtitles | المزحة أصبحت مسلية أكثر و أكثر أليس كذلك؟ |
Hepsi küçük birer şaka, değil mi? Ben de senin için bir şakayım zaten. | Open Subtitles | نعم صحيح ، إنها فقط مزحات صغيرة انا المزحة الكبيرة بالنسبة لك |
Pekala, şaka bitti. Eve gidiyoruz. | Open Subtitles | حسناً، هذا يكفي، أنتهت المزحة دعنا نعود للمنزل. |
Ve böylece aralarındaki büyük şakayı paylaşan insanlardan oluşmuş bir topluluk oluştu ve bunun hakkında konuşmaya ve bununla birşeyler yapmaya başladılar. | TED | وبالتالي تشكل هذا المجتمع من الناس الذين تشاركوا هذه المزحة الكبيرة وبدأوا يتحدثون عنها ويقومون بأشياء بناءً عليها. |
Bu haksızlık olur. Nedimelik dedikleri bu kozmik şakayı eşit paylaşmalıyız. | Open Subtitles | ذلك سيكون غير عادلاً , يجب أن نتشارك بالتساوي في المزحة الغريبة والتي هي هلال وصيفات الشرف |
Keşke o espri hayatımıza hiç girmeseydi. | Open Subtitles | بجدية .. آمل لو .. هذه المزحة لم تدخل بحياتنا أبداً |
espri yaptım. Bacağı kırık derken yaptığın gibi. | Open Subtitles | تمزح كتلك المزحة عن كون رجل ابني مكسورة أليس كذلك ؟ |
Karımı al... lütfen. Hey, sonunda bu espriyi anlıyorum. | Open Subtitles | خذ زوجتي، رجاءً، أخيراً، فهمت هذه المزحة |
Bir eşek şakası yapmak istiyordu. | Open Subtitles | أرادتْ أن تمارس المزحة عملياً لذلك أضاءت .. |
Ayın arka tarafıyla alakalı komik bir şeyler düşünmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أجد المزحة المناسبة عن الجانب المظلم للقمر |
Bunun kulağa bir Fıkra gibi geleceğini biliyorum. | TED | أعرف أن هذا يبدو مثل المزحة. ثلاثة أطباء يدخلون الى حانة. |
Herkes aptal bir şakaya gülüyor ama bu adamlar ne yaptıklarını biliyorlar. | Open Subtitles | الجميع يضحكون على هذه المزحة الغبية ولكن هؤلاء الاشخاص يعرفون ما يفعلون |
Şuan ki konumuz içinizden biri tarafından kasıtlı yapılan bir şakadır. | Open Subtitles | في الوقت الحالي. المخلص لك كَانَ جسمَ المزحة خبيثة. |
Zannediyorum ki bir şakanın komik olması gerektiğini biliyorsun. | Open Subtitles | أفترض أنك تعرفين بأن المزحة يجب ان تكون مضحكة |
Kim olduğunu bilmiyorum, ama oldukça anlamlı bir şakaydı. | Open Subtitles | أنا لا أعرف من فعل ذلك ، ولكن هذه المزحة كان لها هدف |
İyi espriden asla anlamazdı. | Open Subtitles | إنه لا يميز المزحة الجيدة إذا كبحتها داخل رأسه |
Şu eşek şakasının ciddiyetini görmemiz lazım. | Open Subtitles | ما زلنا بحاجة لمعرفه ملابسات هذه المزحة |
Yatağımda oturdum ve başımın arkasına yastığımı koydum, sonra şöyle düşündüm, o şakada kasıtlı olarak ırkçılık yapıldığından tamamen emin değilim. | TED | جلست على سريري، ووضعت وسادة خلف رأسي، وأستغرقت في التفكير، لست متأكد أن القصد من هذه المزحة هو العنصرية. |