Bende, Başkanı öldüren sahte gazeteci ortaya çıkaran kahraman olacağım. | Open Subtitles | وسأكون البطل الذي عثر على الصحفية المزيفة التي قتلت الرئيس |
Ya da belki daha kötüsü bu sadece sahte bir amaç uğruna birbirimizi denemeye ikna ettiğimiz sahte bir duygu mu? | TED | أم، ربما أسوأ، هل هو مجرد تركيب، بعض المفاهيم المزيفة التي نتصورها عن بعضنا البعض لنحاول التعايش مع إحساس أو هدف مزيف؟ |
Senin, bu sabah bulduğun sahte paralarla, Gizli Servis'te çalışan bayanın verdiği, daha eski sahte paraları karşılaştırıyorum. | Open Subtitles | أقوم بمقارنة بين العملات المزيفة التي وجدتموها هذا اليوم مع العملات القديمة التي أعطتنا إياها عميلة الخدمات السرية |
Model evlere doldurduğumuz sahte eşyaları yapan firma... | Open Subtitles | إنها الشركة التي تصنع الأشياء المزيفة التي نملأ بها المنازل النموذجية |
Ryuzaki benim yarattığım sahte kurallara inanacak! | Open Subtitles | بفضل القوانين المزيفة التي وضعتها، فإن الطريق مسدود أمام ريوزاكي |
Herkes bana, tüm yüzlerine yapisan o sahte gülümseme ile bakiyordu. | Open Subtitles | ..الجميع ينظر إليّ, بتلك الابتسامات المزيفة التي تعلو وجوههم |
Koyduğun sahte fotoğrafı da önemsemeyeceğini düşünmüştün, ha? | Open Subtitles | هل اعتقدت حقا أنها ستتغاضى عن الصورة المزيفة التي وضعتها؟ |
Koyduğun sahte fotoğrafı da önemsemeyeceğini düşünmüştün, ha? | Open Subtitles | هل اعتقدت حقا أنها ستتغاضى عن الصورة المزيفة التي وضعتها؟ |
Benimle yakaladığın sahte şeylerin hepsinde imzam vardı. | Open Subtitles | الصور المزيفة التي أوقعتني بها قمت بالتوقيع عليها |
Müşterilerimin siparişlerini vermeleri için sahte web siteleri ayarladım. | Open Subtitles | اعددت بعض مواقع الويب المزيفة التي يمكن لزبائني الطلب من خلالها |
90 gün içerisinde açılmış ya da senin adının kullanıldığı tüm sahte hesaplar burada. | Open Subtitles | هذه كلّ الحسابات المزيفة التي فُتحت أو إستعملت بإسمكِ خلال الـ90 يوماً الماضية. |
Şu sahte göğüslü olanı deneyelim, olur mu? | Open Subtitles | فلنحاول مجدداً مع ذات الأثداء المزيفة التي هنا , موافق ؟ |
Ve bahse girerim o izler oradaki sahte kaplamalarınla eşleşir. | Open Subtitles | و التي أراهن بأنها ستكون مطابقة لتلك القشرة المزيفة التي لديك هناك .. تقصد أسنانه |
Rıhtımdan alınan sahte kimliklere bakıyorum. | Open Subtitles | أنا أبحثُ بشأن هذهِ الهويات المزيفة التي عثرنا عليها في المرفئ |
Onlar avcının kullandığı sahte profiller değil mi? Evet. | Open Subtitles | هل هذه هي الحسابات المزيفة التي إستخدمها القاتل؟ |
Belki artık adam ölürken yanındaki 900.00 dolar değerindeki sahte paranın üzerinde parmak izinin nasıl bulaştığını ...açıklamak istersin. | Open Subtitles | ربما يمكنك تفسير $كيف وصلت رسومك إلى ما يوازي 900.000 من النقود المزيفة التي |
"Bunlar senin yaptığın sahte paralar!" | Open Subtitles | هذه العملات المزيفة التي صنعت |
Bana ayarladığın sahte lezbiyen Kate'i mi diyorsun? Lezbiyen değil miymiş? | Open Subtitles | أنت تقصد (كــايت) السحاقية المزيفة التي جمعتني بهــا؟ ليست سحـــاقية؟ |
Bu adamın, sistemlerimize giren ve Strauss'dan aldığımız sahte kimlikleri yaratan gizemli adam olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أعتقد أنهُ نفس الرجل الغامض الذي أختراق خوادمنا و صنع جوازات السفر المزيفة التي أستعدناها من (ستراوس) |
Ortaçağ Avrupa'sındaki ayaklanmalar ile sahte paralar ister istemez harekete geçti. | Open Subtitles | النقود المزيفة التي تتحرك في ظل... . |