Belki bazı düzenlemelerde bile emanet hesabı gibi birşey olabilir, toprağı, emanet hesabına koyarsınız ve ortak ulus onun sorumluluğunu alır. | TED | ربما في بعض الترتيب هو يشابه قليلا حساب الضمان حيث وضعت الأرض في حساب الضمان والشريك المحلي يتحمل المسؤولية عن ذلك. |
Ve oğlumun sorumluluğunu memnuniyetle üstüme alıyorum. | Open Subtitles | و سأكون مسرورا جدا لتحمل المسؤولية عن إبني |
Hickory Sokağı 26 Numaradaki hırsızlıkların... sadece bir kısmının sorumluluğunu üstlendi. | Open Subtitles | الآنسة "سيليا" إدعت المسؤولية عن بعض السرقات في 26 طريق هيكوري |
Düşündüğünün aksine, olanların sorumluluğu sende değil. | Open Subtitles | على الرغم من ماتحسبه , أنت لاتتحمل المسؤولية عن ماحدث |
Ne olursa olsun en azından bu sorumluluğu al | Open Subtitles | كل منكم يريد أن يتحمل المسؤولية عن كل شيء |
Her zaman Brick'ten daha çok sorumluluk taşımak zorunda kaldı. | Open Subtitles | كان دائما ما يحمل العبئ الاكبر من المسؤولية عن بريك |
Bazen sorumluluklarından kaçınmak için böyle şeyler söylüyor olabilmen midemi bulandırıyor. | Open Subtitles | أتعلمين، إنه أمر يُثير اشمئزازي بالفعل كيفَ أنك ستقولين أيَّ شيء لتجنب المسؤولية عن أخطائك. |
Gün olur, birinin, diğerinin hatalarının sorumluluğunu üstlenmesi gerekir. | Open Subtitles | يأتي وقت نجد أنّ على أحد أن يتحمل المسؤولية عن أخطاء أحد |
Senin gerçekten burada aradığın, büyük kararlarının sorumluluğunu alacak birisi. | Open Subtitles | الذي تفعله في الحقيقة أنك تطلب مني قبول المسؤولية عن قراراتك المهمة |
Ve Onun bana yaptıklarının sorumluluğunu almayacağını da biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعلم انه لن يتخذ المسؤولية عن ما فعله لي |
Yol açtığım zararın sorumluluğunu üstlenmem gerekiyor. | Open Subtitles | ولكن انك على حق أنا بحاجة لتحمل المسؤولية عن الضرر الذي تسببت فيه |
Yapmadığınız bir şeyin sorumluluğunu niçin üstlendiniz? -Böyle olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا كنت تحمل المسؤولية عن شيء لم تفعل؟ |
Kazanın sorumluluğunu üstlenmemin, onun için hiçbir şeyi değiştirmediğini söyleyemezsiniz bana. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تقول لي أن أخذ المسؤولية عن هذا الحادث لن تغيرت الأمور بالنسبة لها. |
Yaptığım hatanın bütün sorumluluğunu üzerime alıyorum. | Open Subtitles | أنا أتحمل كامل المسؤولية عن الاخطاء التي قمت بها |
Yaptıklarının sorumluluğunu üstlenmek yerine buna kalkışıyorsun. | Open Subtitles | بدلاً عن تحمل المسؤولية عن نفسك، وعن أفعالك. |
Bu sorumluluğu üstüme alıyorum, çünkü yaptığım değişikliklere onları çok iyi adapte edemedim. | Open Subtitles | أتحمل كامل المسؤولية عن هذا لأنني لم أكن قادر على جعلهم مرتاحون مع كل هذه التغييرات التي هنا |
Korkarım Başbakan'ım, Müdür Hunley ve ben bu sorumluluğu paylaşıyoruz. | Open Subtitles | أخشى، رئيس الوزراء، مدير Hunley وأنا تقاسم المسؤولية عن ذلك. |
"Bu olay ve yıllar boyu süren korkaklığım için... sorumluluğu almak zorundayım." | Open Subtitles | "كان لابدّ أن أتحمّل المسؤولية عن ذلك" "وجُبني أخفى ذلك لكلّ هذه السنوات" |
Suç işleme sorumluluğu olabilir, değil mi? | Open Subtitles | لتحمل المسؤولية عن الجريمة.. صحيح؟ |
Her zaman Brick'ten daha çok sorumluluk taşımak zorunda kaldı. | Open Subtitles | كان دائما ما يحمل العبئ الاكبر من المسؤولية عن بريك |