Güneş rüzgârları gibi, karakteristik elektrik yüklü gaz rezonanslarını fark ettik. | TED | لاحظنا أصداء مميزة من الغازات المشحونة كهربائيا مثل الرياح الشمسية. |
Elektromanyetik kuvvet, elektrik yüklü maddeyle, foton adı verilen parçacıklar vasıtasıyla etkileşime girer. | TED | تتفاعل القوى الكهرومغناطيسية بالمواد المشحونة كهربائيا.. من خلال جسيمات تسمى فوتونات. |
Bundan bir kaç yıl sonra, Cambridge'de, güçlü elektrik akımlarının parlayan, elektrik yüklü, çok küçük, elektron denen parçacıklar ürettiği gösterildi. | Open Subtitles | بعد ذلك بسنتين في كمبريدج اكتشف أن التيارات الكهربائية القوية يمكن أن تنتج أشعة غريبة من الجسيمات الدقيقة المتوهجة و المشحونة |
Sonunda enerji serbest kalır ve manyetik alan çizgilerinden kutuplara doğru hızlanan elektrik yüklü parçacık akımı oluşur. | Open Subtitles | في نهاية المطاف ، تخرج الطاقة , تسرع تيار من الجسيمات المشحونة كهربائيا أسفل خطوط الحقل نحو القطبين |
Bu doğa olayı, güneş rüzgarlarının elektrik yüklü partikülleri atmosfere girdiği zaman ortaya çıkar. | Open Subtitles | هذه الظاهرة تحدث عندما الجسيمات المشحونة من الرياح الشمسية تدخل الغلاف الجوي |
Bir şimşek çaktığında elektrik yüklü parçacıkların akımı bir manyetik alan yaratır ve bunun etkisini elinizdeki bir pusulada kolayca görebilirsiniz. | Open Subtitles | عندما تتدفق كمية من الجسيمات المشحونة كهربياً كما فى البرق, فهذا يصنع مجال مغناطيسى وتستطيع أن ترى الدليل على هذا فى البوصلة |
Günümüzün hızlı roketlerinin Güneş'e ulaşması yıllar alırken bu fırtınanın, bu elektrik yüklü parçacık bulutunun buraya varması bir günden az sürdü. | Open Subtitles | الآن يستغرق صاروخ فائق السرعة عدة سنين للوصول إلى الشمس تلك العاصفة ، وتلك السحابة من الجسيمات المشحونة إستطاعت الوصول هنا فى أقل من يوم واحد |
Ve oradaki metal parçalarını görüyorsanız -- bunlar, hızlarını ölçelim diye elektrik yüklü parçacıkları eğen dev mıknatıslar. | TED | وإذا كنتم ترون هذه القطع المعدنية الممغنطة هناك -- تلك الهائلة هى التي تغير مسار الجزيئات المشحونة كهربيا، بحيث يمكن قياس مدى سرعة ترحالها. |