Kesinlikle Matlock'a yardım ediyor ve tetikleyiciler onda. | Open Subtitles | من المحتمل اعطى شيئا لماتلوك و اكتساب هذه المشغلات |
Şimdilik birleştirmediler ve hala yapılması gereken testler var ama tetikleyiciler onlardaysa, 4 adet savaş başlığı yapabilirler. | Open Subtitles | لم يقوموا بجمعها وما زال عليهم أن يقوموا ببعض الاختبارات إذا كانوا ما يزالون يملكون المشغلات يستطيعون صناعة أربعة رؤوس حربية |
İçerde, bu ağaçlandırılmış alanımız var bu ağaçlandırdığımız alan var. Çünkü son 12 yılda hiçbir tropik sert kereste ağacı fidanı büyümedi, çünkü iklimsel tetikleyiciler kayboldu. | TED | وفي الداخل، لدينا منطقة إعادة التشجير هذه كبنك الجينات للحفاظ على جميع تلك المواد على قيد الحياة، لأنه على مدار الـ 12 عام الماضية لم تنمو شتلة واحدة من أشجار الأخشاب الصلبة الإستوائية لأن المشغلات المناخية قد إختفت. |
El Soldat bize tetikleyicileri getirebilecek bir kişi. | Open Subtitles | سولدات هو الرجل الذي يستطيع أن يجلب لنا المشغلات |
Bravo, tetikleyicileri alır almaz peşinizden gelecekler. | Open Subtitles | برافو , عندما يحصلون على المشغلات سيتجهون نحوكم |
tetikleyicileri de bırak. | Open Subtitles | و ابقوا المشغلات |
tetikleyiciler otobüsteydi. | Open Subtitles | المشغلات كانوا في الحافلة |
tetikleyiciler. | Open Subtitles | المشغلات |
Nükleer tetikleyicileri ve Peter Evans'ı. | Open Subtitles | المشغلات النووية وبيتر ايفانز |
tetikleyicileri geri vereceğiz. | Open Subtitles | لقد أعدنا المشغلات |