Bugüne bugün hala ne erik yiyebilirim, ne kayısı kurusu, ne muz. | Open Subtitles | حتى ذلك اليوم، لا أستطيع أكل الخوخ أو المشمش المجفف أو الموز |
Melek çocukların kulakları gibi kayısı yarıları. | TED | وتجفف انصاف المشمش لكي تعطي اشكال تشبه الآذان |
Yani bal isterseniz, sadece gidip alırsınız, kayısı almazsınız. | Open Subtitles | وإذا أردت عسلاً إشتريه بدلاً من .. المشمش |
Bir tane kayısılı turta, bir tane üzümlü kek bir tane de elmalı turta aldım. | Open Subtitles | هذه كعكة المشمش وحلوى البابا, اضيفي كعكة التفاح. |
Bana ipucunu veren, kayısı soslu balık güveci olmuştu. | Open Subtitles | لقد كانت صلصة المشمش مع يخنة السمك ما أعطتني تلميحاً |
Şu yoga kıçına bak. Böyle kayısı gibi bir kıçı varsa, kesin yoga yapmıştır. | Open Subtitles | انظر إلى مؤخرتها المشدودة بفضل اليوغا تشبه مؤخرتها المشمش |
Öğle yemeğinde görüşürüz. kayısı kurusu dışında marketten istediğin başka bir şey var mı? - Hayır. | Open Subtitles | أراك في الغذاء , أتحتاج أي شئ آخر من السوق عدا المشمش ؟ |
Tamam, varsayalım ki ikiniz de kayısı yiyorsunuz, o zaman ne olacak? | Open Subtitles | لنفترض أن أحدكما يأكل المشمش في تلك اللحظة |
kayısı marmeladı bile yeterdi aslında. | Open Subtitles | قد يمكنني تسوية القضية حتى مقابل معلبات المشمش |
Şu lanet kahve lavmanıyla kayısı olayını bir denesen belki de ona herhangi bir şey söylemek zorunda kalmazsın. | Open Subtitles | ربما ان أخذتي حقنة قهوة شرجية لعينه وأكلتِ بعض المشمش فلن تكوني مجبرة على إخباره أبداً |
Çok fazla kayısı yediği için de kuru olacak. | Open Subtitles | لن يكون صلباً, لأنها أكلت الكثير من المشمش |
kayısı reçeli susamlı krakerle hiç iyi gitmez. | Open Subtitles | معجون المشمش لا يوضع أبـدا مـع بسكويت السمسم |
Çarın kızı için kayısı derisinden yapılma bir ayakkabı. | TED | حذاء مصنوع من جلد المشمش لابنة القيصر |
Julia biraz kayısı konservesi yapmaya ne dersin? | Open Subtitles | جوليا مارأيك أن نقطف بعض المشمش المعلب |
Aslında kimse niye bu kayısı tadını bırakıp bal tadını almak istediğimizi bilmiyor. | Open Subtitles | .. طعمه بعيداً عن المشمش أقرب للعسل .. |
Ricotta peyniri ve kayısılı ay çöreği badem ezmeli, kahveli kek ve limon rendeli, şeftali kremalı pastayı bulana kadar hep daha iyi yemek tarifleri arayıp durdum. | Open Subtitles | كنت أبحث دائماً عن وجبات أفضل و أفضل حتى أصبح بعدها جبن الريكون و كرواسون المشمش و شرائح الموكا مع طبقة من اللوز |
Ben kızılcıklı istemiştim. Onlar bana kayısılı vermiş. | Open Subtitles | نعم, و أنا أردتُها بنكهة التوت البريّ و أعطوني إياها بنكهة المشمش. |
kayısılı hamur işi ona, pudraşekeri bana. | Open Subtitles | قطع المشمش بالنــــسبة له، ومسحوق السكر بالنسبة لي. |
Şu kayısıya bir bak. | Open Subtitles | انظر الى هذا المشمش |
Dün gece konserve kayısılar çok lezzetliydi. | Open Subtitles | بالتأكيد استمتعت بحديثكن عن المشمش المعلب الليلة الماضية |
Haşlanmış kayısıları beğenmediklerinde ağlarlar. | Open Subtitles | إنهم يبكون، عندما لا تروق لهم وجبة المشمش المغلي |