| Çalıştığı restoranda kızı görmeye gelen birçok hayranı olduğunu da biliyorum. | Open Subtitles | وكانوا ياتون الى المطعم حيث كانت تعمل كانت معروفة جدا |
| restoranda tanışmışlardı ya? Kendini güvende hissetmesini sağlamalıydı, tehdit altında değil. | Open Subtitles | في المطعم حيث تقابلا أول مرة توجب عليه أن يشعره بالأمان وليس بالتهديد |
| Şey, çalıştığım restoranda bir çocuk var. | Open Subtitles | حسنا, هناك ذاك الشاب في المطعم حيث أعمل |
| 2 hafta önce, garsonluk yaptığı restoran'dan kayıp başvurusunda bulunulmuş. | Open Subtitles | في عداد المفقودين منذ اسبوعين من المطعم حيث كانت نادلة |
| Çünkü hayat bir restoran gibidir herkes kendi masasına oturur ama menüde ne olduğunu hiç kimse bilmez. | Open Subtitles | ...لأن الحياة مثل المطعم حيث يستطيع الجميع الحصول علي مائدة |
| Evlenme teklif ettiğin restorandaki kibrit. | Open Subtitles | اعواد الثقاب من المطعم حيث تقدمت لى |
| çalıştığım restoranda bir çocuk var. | Open Subtitles | حسنا, هناك ذاك الشاب في المطعم حيث أعمل |
| restoranda çalışırken onu görmüş. | Open Subtitles | لاحظتها في المطعم حيث كانت تعمل |
| Ben hala restoranda çalışırken. | Open Subtitles | الى المطعم حيث مازلت أعلم |
| Nina ve ben Perşembe günü Babs'in çalıştığı restoranda yemek yiyeceğiz. | Open Subtitles | في المطعم حيث تعمل (بابس). |
| Casey'nin arabasının bulunduğu restorandaki garson bir kadınla yemek yediğini söyledi. | Open Subtitles | نعم، نوعاً ما. نادل المطعم حيث وجدت سيارة (كايسي) |