ويكيبيديا

    "المعادلة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • denklemin
        
    • denklem
        
    • formülü
        
    • formül
        
    • denklemi
        
    • Formülün
        
    • denklemde
        
    • denkleme
        
    • formüle
        
    • denklemden
        
    • Formülle
        
    • formülden
        
    Evrensel Teori böyle. denklemin şifresini çözdüğünde, evrenin yapı taşlarının idaresini ele geçirirsin. Open Subtitles النظرية الكونية، من يتمكن من حل تلك المعادلة سيسيطر على عناصر بناء الكون
    denklemin bir parçası olmadıklarını düşündüğümüz için onları dikkate almadık. Open Subtitles لقد تجاهلناهم لأننا افترضنا انهما لم يكونا جزءا من المعادلة
    İşte burada baktığımız denklem. TED وبالتالي فهذا هو نوع المعادلة التي ننظر إليها.
    Mevcut diğer her şeyin teorileri gibi bu denklem de şüpheliydi. TED مثل كل النظريات الحالية لكل شيء هذه المعادلة افتراض نظري
    Şu formülü çözebilirsen, benim gibi kaç kişi daha bulacaksın? Open Subtitles إذا هذه المعادلة , لو فهمتها كم واحد قد نجده؟
    Kocanızın icat etmiş olduğu şu formül doğru ellerdeyse oldukça değerlidir. Open Subtitles المعادلة التي صنعها زوجك قيمة جداً جداً إذا وصلت للأيدي الصحيحية
    denklemi çözmek için bir yol bulmalıyız bölme işlemi olmadan. TED اذاً ،علينا إيجاد طريقة لحل هذه المعادلة بدون عملية قسمة.
    Bazen kan dökmek de bu denklemin bir parçası olur. Open Subtitles من حين لآخر , أراقة الدماء هو جزءا من المعادلة
    Sonra denklemin ikinci adımı geldi. TED ثم حان وقت المرحلة التالية من المعادلة.
    Şimdi size göstereceğim video bence, bu tek denklemin nefes kesen uygulamalarından bazılarını gösteriyor. TED إذاً سوف أريكم فيديو الآن الذي، باعتقادي، سوف يعرض بعض من التطبيقات الرائعة لهذه المعادلة الوحيدة فقط.
    Bu yönetici denklem, çok çok küçük görmek için teleskobumuzu çok çok büyük yapmamız gerektiğini söyler. TED المعادلة القاعدة تنص أنّه إذا رغبنا في رؤية أشياء أصغر وأصغر، فيجب أن يكون حجم التيليسكوبات أكبر وأكبر.
    İşte, bu basit denklem, hatta siz denklemleri sevmeyenleriniz için bile, alışageldiğiniz bir şey. TED الآن، هذه المعادلة البسيطة، حتى بالنسبة لأولئك منكم الذين لا يحبون المعادلات، هو شئ أنتم معتادون عليه.
    LB: Virüsün üç ana konuya bağlı hareket etmesi bence akılda tutulması gereken bir denklem. TED لاري بريليانت: أعتقد أن المعادلة التي يجب وضعها في الاعتبار أن الفيروس ينتشر اعتماداً على 3 أمور رئيسية.
    Tamam, eğer bu formülü göz önüne alırsak, neden hala orada bir yerlerden mesaj almadık? TED حسناً. إذا أخذنا تلك المعادلة لماذا لم نسمع أي أحد من تلك الجهة ؟
    Bakın bu formülü kullanan çok basit ve kolay bir teknoloji mevcut. TED ان هذه التكنولوجيا البسيطة والسهلة التي تطورت تعمل وفق هذه المعادلة
    Bay Tyson'ın şeker kamışı var, plastiğin formülü de sende... ..ve ben sanayinin gelişmesi adına kurban ediliyorum! Open Subtitles السيد تايسون يمتلك قصب السكر وأنت لديك المعادلة لصنع البلاستك لذا أنا أُقدم كأضحية لمذبح التقدم الصناعي
    O adamın verilerini kullanıp kullanmama konusunda ne yapmamız gerektiğini belirlemek için, Her durumda kullanabileceğimiz türden formül ne? TED ماهي المعادلة التي نستطيع استخدامها في أي وضع لنقرر ماذا سنفعل ، فيما إذا كنا سنستخدم بيانات ذلك الشخص أم لا ؟
    Bu arada, gördüğünüz bu konuşmadaki tek formül. TED بالمناسبة هذه هي المعادلة الوحيدة في هذا الحديث
    Ama bu cinsel karar almada neyin mantıklı olduğu üzerine olan denklemi değiştiriyor. TED ولكن هذا يغير المعادلة لما هو منطقي او واقعي في خيارات ممارسة الجنس
    Buradaki diğer arkadaşların gibi bilgisayarına değil de duvara baktığın sırada aslında bu küçük denklemi çözmeye çalıştığını varsayabilir miyim? Open Subtitles أظن أنه إثناء سرحانك بالحائط بدلاً من الشاشة، كبقية أصدقائك الصغار هنا أكنت تحاولي بجد حل تلك المعادلة الصغيرة ؟
    Bak, tek ihtiyacımız olan şey, Formülün içinde olduğu belgeler. Open Subtitles الملف الذي به المعادلة هو كل ما نحتاجه . .
    Bu denklemde eksik kalan temel ögelerden birinin öz güven olduğuna inanıyorum. TED وأنا على يقين أن الثقة هي إحدى الأشياء الرئيسية المفقودة من المعادلة
    Ayni zamanda da bu denkleme göre kamu yolsuzluğuna en geniş örnek. TED كما أنها أكبر مثال على الفساد العام وفقاً لهذه المعادلة.
    Tokatladıkları rakam tamamen o formüle bağlı. Open Subtitles يأخذون كل ما لديك عن طريق الضريبة طبقا لتلك المعادلة
    Seksi denklemden çıkarmak insanlarla farklı yollardan ilişki kurmamı sağladı. Open Subtitles إخراج الجنس من المعادلة جعلني أرتبط بالناس بطريقة مختلفة تماماً
    -Yapamayız zaten Formülle bile yeterince riskli eğer uygun bir şekilde yapmazsak, her şey olabilir. Open Subtitles لا يمكننا ، فالأمر خطر كفاية باستخدام المعادلة لو لم نفعل هذا بصورة صحيحة فيمكن أن يحدث أي شئ
    Onun yerine geçmek için buradasın. ve kedileri formülden uzak tutmak için. Open Subtitles عليك أن تحل مكانه و تبعد القطط عن المعادلة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد