Mis kokulu bir Mayıs günüydü ve zaman geçmeliydi. | Open Subtitles | هل كان مايو المعطر السبب في الطريقة التي تقضي بها أيامك؟ |
kokulu kâğıtlarından kullanmak pek akıllıca değildi. | Open Subtitles | ليست فكرة ذكية لإستخدام ورق الملاحظات المعطر الخاص بكِ |
Yoğurt işe yararsa, kullanman için harika kokulu mumlar da aldım. | Open Subtitles | إذا كان اللبن فعالا فهناك بعض من الشمع المعطر أيضا |
Axe deodorant sürmüş, adımı Melanie sanan her uçkuruna düşkün adamın altına yatıyoruz. | Open Subtitles | انا نهب انفسنا لأي شخص عاهر يضع المعطر و انيق و يظن باني مالينا |
Beni siktiğin gece banyondan çaldığım deodorant. | Open Subtitles | إنه المعطر الذي سرقته من حمامك في الليلة التي ضاجعتني بها |
Sana bu plaj kokulu araba parfümünü aldım ama araba yıkamadan geçince kokusunu kaybediyor. | Open Subtitles | حسنا، أنا حصلت على هذه المعطرة الشاطئ والهواء المعطر في غسيل السيارات لعند مرت، لكنها نوع من تفقد رائحة. |
kokulu çayır otu için Tanrı'ya şükürler olsun. | Open Subtitles | إشكر الله علي عشب المرج المعطر |
Buna kokulu çayır otu denir. | Open Subtitles | عشب المرج المعطر |
kokulu çayır otu! | Open Subtitles | عشب المرج المعطر |
Bir de kokulu vücut yağlarımı. Masayı açmama yardım et. | Open Subtitles | ولا زيتي المعطر للجسم |
Evet, kokulu mumlardan. | Open Subtitles | نعم، النوع المعطر. |