Sadece ben ve 4 tane olağanüstü yetenekli Engelli müzisyen. | TED | فقط أنا واربع من الموسيقين المعوقين الموهوبين بشكل استثنائي |
Evet, biz Engelli insanlar deriz ki: | Open Subtitles | نعم ، تعلمين ، إنه مثل نحن المعوقين نقول |
Engelli alanı olduğunu nereden bilecektim? | Open Subtitles | كيف لى ان اعلم ان ذآلك المكان الخاص لركن سيارات المعوقين |
tekerlekli sandalyedekiler öne çıksınlar. Hadi, utanmayın. | Open Subtitles | دع الناس بكراسى المعوقين يمرون هذا صحيح ، لا تكونوا خجولين |
İki aylık bir dönem için tekerlekli sandalye kullanımı gerekecek. | Open Subtitles | استعمال كرسي المعوقين سيكون مطلوبا لمدة شهرين |
Kendilerine "hepimiz Özürlüyüz" diyorlar da ondan. | Open Subtitles | "لأنّهم يطلقون على أنفسهم ، " جماعة المعوقين ذلك مُهين |
Özürlüler gibi yürüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تمشين مثل المعوقين |
Engelli park izinleriyle şehrin her yerine gidilebilir. | Open Subtitles | تراخيص المعوقين تسمح بالركن في كل أنحاء المدينة |
Torpidodaki Engelli kartını ver bana, ne olur ne olmaz. | Open Subtitles | أعطني أشارة المعوقين في علبة القفازات, لمجرد الأحتياط. |
Biliyorum. Engelli alanına bile park edemiyorum ama. | Open Subtitles | اعلم اني لا استطيع الركن في مكان المعوقين |
Engelli Gaziler Reintegrasyon Programı. | Open Subtitles | المحاربين القدامى المعوقين برنامج إعادة الإدماج |
Açıkçası, Engelli adayların bir çoğu bundan fazla skor yapıyor. | Open Subtitles | في الواقع، فإن معظم الطلاب المعوقين وسجل الكثير، أعلى من ذلك بكثير. |
Benimle on saniye içinde Engelli tuvaletinde buluş. | Open Subtitles | قابليني في مراحيض المعوقين بظرف 10 ثوان |
Sen ve ben. Engelli tuvaletinde şimdi. | Open Subtitles | انت وانا في حمام المعوقين . الأن |
Büyükbabayı tekerlekli sandalyeye mahkum eden Oyuncakçı'ydı. | Open Subtitles | صانع الالعاب هو الرجل الذي وضع جدك في كرسي المعوقين |
tekerlekli sandalyedeki bir piliçe bakıcılık yapmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريدني أن أرعى طفل في كرسي المعوقين ؟ |
Çünkü tekerlekli sandalyedeki adam öyle bağırıyordu. | Open Subtitles | لان الشخص اللذى كان فى كرسى المعوقين كان يصيح انه هو |
Şey, biz bölgesel bir kuruluş olan Hepimiz Özürlüyüz... | Open Subtitles | حسنٌ، نحن منظمة "جماعة المعوقين" المحلية أزيلي هذا الهراء |
Merhabalar! Hepimiz Özürlüyüz. | Open Subtitles | "نحن مجموعة " المعوقين |
Bunu manastırımızdaki Özürlüler yaptı. | Open Subtitles | المعوقين في الدار يصنعون هذا |