Ellerim bozulacak, belki dişlerim sararacak belkide eklem yerlerim bile sızım sızım sızlayacak. | Open Subtitles | يدي ستصبح اكثر خشونه وقد تصفر اسناني وربما اعاني من تقرح في المفاصل |
Pekala, kaşıntı ve eklem ağrıları yüzlerce farklı şeye işaret olabilir. | Open Subtitles | حسناً، الحَكّه وألم المفاصل يُمْكِنُه أَنْ يُشيرَ إلى مائة شيء مختلف |
Bir robot kolunu ele alalım, oldukça iyi tanımlanmış sert bağlantılar ve harekete geçirici motorları var, bunlar eklem bağlantılarını taşırlar. | TED | إن أخذتم ذراع روبوت، فهي مجموعة محددة من الروابط الصلبة والمحركات، التي نسميها المشغلات، وهي تحرك الروابط حول المفاصل. |
Baksana ya, menteşeleri sökmüşler. Kilidi de kırmışlar. Camı kırsalardı daha ucuz olurdu. | Open Subtitles | أنظر لثني المفاصل , مازالت الأقفال مكسورة كان أرخص لهم إختراق النافذة |
parmak eklemlerinde ve ellerinin üzerinde yüzeysel yaralar var. | Open Subtitles | الجروح السطحية لها المفاصل وقمم يديها. أنا سحبت |
Birkaç yıl önce, annemde eklem iltihaplanması ortaya çıktı. | TED | منذ بضع سنوات. أصيبت أمي بالتهاب المفاصل الروماتيزمي. |
Bu sıvı eklemlerden gelen ses konusunda önemlidir, çünkü eklem sıvısınında da diğer vücut sıvıları gibi bir çok çözünmüş gaz molekülleri vardır. | TED | ولكن سبب أهميتها لفرقعة المفاصل هو أنها كالسوائل الأخرى في جسمك تحتوي على العديد من جزيئات الغاز المذابة |
Çıtlatma konusuna geri dönelim. Bir araştırmaya göre, yapılan bütün bu eklem germeler ve baloncuk patlatmalar ellerinizin şişmesine kavrama gücünüzün azalmasına neden olabilir. | TED | فيما يتعلق بفرقعة المفاصل اقترحت أحد الدراسات أن تمدد المفصل وانفجار فقاعة قد يسبب انتفاخ في يديك ويُضعف قبضتك |
Bu hastalıkların hepsi eklem ağrısına ve iltihabına neden oluyor. Fakat, bu semptomların nedeni ve şiddeti değişiyor. | TED | كلها تتشارك في الأعراض كألم المفاصل والالتهابات، ولكن مسببات وخطورة تلك الأعراض تتباين بشكل كبير. |
Hikayeci: Hepimiz kanserin risklerini biliyoruz ama daha fazlamızı etikeleyen bir hastalık daha var: eklem iltihabı. | TED | المذيع : نحن جميعا نعي خطر مرض السرطان ولكن هناك مرضٌ آخر وهو يؤثر على عدد اكبر من مرضى السرطان .. انه التهاب المفاصل |
Kanser sizi öldürebilir, ama istatistiklere bakarsanız eklem iltihabı daha fazla can yakıyor. | TED | صحيح ان السرطان قد يقتلك .. ولكن عندما ننظر الى الارقام فان نجد ان التهاب المفاصل يدمر حياة الكثيرين منا |
Röntgen filmine göre kırık iyileşmekle beraber... belirgin dejeneratif eklem iltihabı belirtileri vardı. | Open Subtitles | أوضحت من أنه برغم التئام الكسر فهناك إشارة واضحة لوجود داء المفاصل |
..mesela eklem iltihabı, saç dökülmesi, boyun ağrıları.. | Open Subtitles | مثل التهاب المفاصل الروماتيزم,فقدان الشعر,ورم الرقبة |
Cebimde senin için güzel bir bahşiş var ama eklem iltihabım var. | Open Subtitles | سأعطيك إكرامية وهي في جيبي لكني أعاني من التهاب المفاصل |
Boğaz ağrıları, eklem ağrıları, her zaman bir sorunu vardır ama hiçbir zaman bir sebebi yoktur. | Open Subtitles | التهاب الحلق آلام المفاصل هناك دائماً مشكلة دون أي سبب |
menteşeleri çıkarmamı izledin ve güvenlik vidalarından bahsetmedin mi? | Open Subtitles | شاهدتني أقطع كل هذه المفاصل ولم تخبرني ب المسامير ؟ |
Vurgun yiyen kişinin eklemlerinde ağrılı iltihaplar görülür. | Open Subtitles | غير المعالجة، فإنه يتسبب التهاب مؤلم حول المفاصل. |
Bırak onu! Biz burada hatıra olarak kanlı Eklemler ve kırık kemikler toplarız. | Open Subtitles | ارم هذا، التذكارات الوحيدة التي نجمعها هنا هي المفاصل الدامية و العظام المكسورة |
Sürekli enzim akışı kıkırdağı bozmaya başlar ve eklemi güçsüzleştirerek artrite neden olur. | TED | وتتسبب موجات الإنزيمات المستمرة في تدهور حالة الغضروف، ما يضعف المفصل ويؤدي إلى التهاب المفاصل. |
Adam muhtemelen inşaat kaynakçısıymış, ta ki artrit onu güçsüz düşürene kadar. | Open Subtitles | لقد كان لحام ، فالغالب يعمل في البناء حتى أضعفه التهاب المفاصل |
Büyükbabam hayattayken, gut hastasıydı. | Open Subtitles | عندما كان جدي حياً كان مصاباً بداء المفاصل |
Sağ ayağında uç parmak var. | Open Subtitles | المفاصل البعيدة في القدم اليمنى، على ما أعتقد |
eklemi çıtlatmak onu geçici olarak genişletir, belki de bu yüzden parmaklarını, boynunu ve belini düzenli çıtlatanlar eklemlerinin daha esnek ve rahat bir hale geldiğini söylüyorlar. | TED | فرقعة مفصل ما مؤقتًا تُطيله وقد يكون ذلك لما الذين يكرسون وقتًا لفرقعة المفاصل ،الرقبة أو الظهر يقولون أن هذة العادة تشعرهم أن مفاصلهم حرّة وأكثر مرونة |
Karısı, çok acısı olan, bir romatizma hastası. | Open Subtitles | تعانى زوجته من أكثر أنواع إلتهاب المفاصل ألما |
Ama endişeli bir yakınınızdan ya da sinir olmuş bir ofis arkadaşınızdan eklemlerinizi çıtlatmanın eklemlerinizde artirit (kireçlenme) yapacağını duymuşsunuzdur. | TED | لكن قد تكون سمعت من قريب مهتم أو زميل منزعج أن فرقعة مفاصلك سوف تسبب لك التهاب المفاصل |
Eklemlerin yerinden çıkmasına bakılınca bu çekme ve germe ya da askıya asma şeklinde yapılmışa benziyor. | Open Subtitles | من طريقة تفكك هذه المفاصل يبدو اننا نتعامل اما مع السحب أو الجذب او الرف |
Bunun suçlusu "artrit". eklemlerde ağrıya ve iltihaba neden olan bu hastalık yalnızca Amerika'da bile 90 milyondan fazla insanı etkiliyor. | TED | المتهم هو التهاب المفاصل: وهي حالةٌ تسبّب تهيجات وآلامًا في المفاصل لزهاء 90 مليون نسمة في الولايات المتحدة فقط. |
Kim kireçlenmesi olan birine kontrat yapar dersiniz? | Open Subtitles | لكن أتعرفان أحداً يعتني بشخص متألم المفاصل ؟ |
Bilek eklemlerinden ve bant kalıntılarından anladım. | Open Subtitles | يمكن ان اقول لها من المفاصل وبقايا الشريط. |