Bu erkek arkadaşım. - Joel Stephens. Ağustos Böceği'nin Acısı en sevdiğim kitaptır. | Open Subtitles | توم مرحبا هذا صديقي جويل ستيفنس رثاء السيكادا هو كتابي المفضل على الاطلاق |
Burası Hartley, Martyn bilir, dünyadaki en sevdiğim yerdir... ve bu gün doğum günüm. | Open Subtitles | إنها هارتلي, التي يعرف مارتين أنها مكاني المفضل على الأرض.. وهو عيد ميلادي. |
en sevdiğim modacım kapak için bize bir iki model gösterecek. | Open Subtitles | وافق مصممي المفضل على إبداء رأيه بشأن الغلاف |
Muhtemelen burası şehirdeki en sevdiğim yer. | Open Subtitles | إنه تقريباً مكاني المفضل على الإطلاق في المدينة. |
Şimdi, renk cesurluğu hakkındaki en sevdiğim örneğim... John Skipper adındaki bir adam. | TED | المثال المفضل على " شجاعة الألوان" شخص إسمه جون سكيبر. |
Menüdeki en sevdiğim şey değil, ama ara sıra ısmarlarım ve doğru adamla olduğunda çok hoş olabilir. | Open Subtitles | هو ليس أمري المفضل على القائمة ...لكني سأقوم به من وقت لآخر ومع الرجل المناسب يمكن لذلك أن يكون جيد |
en sevdiğim kitabım bu. | Open Subtitles | هذا هو كتابى المفضل على الإطلاق |
Gerçekten dünyadaki en sevdiğim yer orası. Benim hakkımda bütün bilmen gereken şey oymuş gibi. | Open Subtitles | إنها مكاني المفضل على وجه الأرض |
Eraserhead gelmiş geçmiş en sevdiğim film olabilir. | Open Subtitles | أتعرفين، "إيرزرهيد" قد يكون فلمي المفضل على الإطلاق |
Son Kurgu montajı, gelmiş geçmiş en sevdiğim filmdir... diye söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | "فاينل كت" هو فيلمي المفضل على الإطلاق، وهذا ما كان يجب أن أقوله لك. |
en sevdiğim mi? | Open Subtitles | طبقي المفضل على الإطلاق؟ |
Yani, bu benim en sevdiğim dizi. Bir "Osuruk Doktoru" skeci vardı. | Open Subtitles | {\pos(192,240)}إنّه برنامجي المفضل على الإطلاق هنالك سكتش د. |
Örneğin biri Wikileaks diye bilinen ve Amerikan diplomatik yazışmalarından sızdırılan telgraflarını ve yardımcı bir yazılımı yükledi. en sevdiğim özellik bütün telgrafları kullanarak Dışişleri Bakanlığı yazışmalarından haiku çıkıyor mu diye bakıyor. | TED | وضع شخص ما جميع الكابلات Wikileaked من وزارة الخارجية، جنبا إلى جنب مع البرامج المستخدمة لترجمتها، متضمنا استخدامي المفضل على الاطلاق من كابلات Cablegate، التي هي أداة للكشف عن القصيده القصيره التي تحدث بشكل طبيعي في نثر وزاره الخارجيه |
Yani benim durumumda, "İngiliz Hasta" şimdiye kadarki en sevdiğim filmdir ama bir profili yazarken bunu belirtmek işe yaramıyor, çünkü bu yapay bir veri. Yani bu filmde 3 saat boyunca sıkılanlar benimle çıkmak istemeyebilirler | TED | ففي حالتي، كما تعلمون، "The English Patient" هو فلمي المفضل على الإطلاق، إلا أن وضع هذا في صفحتي لا ينفع في شيء، لأنها بيانات سطحية، ما من شأنه أن يجعل شخصا لا يتفق معي ، و أن يقرر عدم اللقاء بي لأنه لا يحتمل فلما من ثلاث ساعات. |