ويكيبيديا

    "المقابلة من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • karşısında
        
    • karşısındaki
        
    • öbür
        
    • Asistanlık
        
    • karşısındayım
        
    Bankanın, caddenin karşısında olduğunu biliyorum. Open Subtitles انا اعرف ان البنك في الجهة المقابلة من الشارع
    Ama hemen caddenin karşısında oturmandan daha fazla faydalanmak istemedik. Çünkü bu hiç adil değil, senin için. Open Subtitles لكن لم نشأ استغلال كونك تعيشين في الجهة المقابلة من الشارع
    Biliyor musun, Aslında bir başka şiir gecesinde çıkacak meydanın karşısında güzel, Bu sefer kesin orada olacağım. Open Subtitles في الحقيقه، لديه حفلة شعرية أخرى قادمه في الجهة المقابلة من الساحه جيد، سأكون هناك، فلتتأكدي هذه المرة
    Oldukça ikonik bir kulesini kasırgada kaybetmiş tarihi bir kilisenin karşısındaki sokakta yaşıyoruz. TED نحن نعيش على الجهة المقابلة من كنيسة تاريخية والتي فقدت برجها الشهير في العاصفة.
    Ana lobinin öbür tarafına gitmen gerekiyor. Open Subtitles عليك التوجه للجهة المقابلة من الرواق الرئيسي
    Asistanlık işine görüşme ayarladığın için. Open Subtitles لحصولك لي على المقابلة من أجل هذه الوظيفة.
    Meydanın tam karşısındayım yani..., Open Subtitles حسناً أنا في الجهة المقابلة من الساحة
    Neden koridorun karşısında oturan ve sabahın köründe buraya pijamalarıyla giren kadın hakkında bir şey duymadım? Open Subtitles لماذا لم أسمع شيئا عن هذه المرأة التي تعيش في الجهة المقابلة من الردهة وتأتي لشقتك في الصباح؟ بملابسها الداخلية
    Sorun değil, benim dişçim. Caddenin karşısında çalışıyor. Open Subtitles كل شيء بخير هو طبيب اسناني هو يعمل في الجهة المقابلة من الشارع
    Eğer bir oyuna denk gelirsem onlara bu oyunu bulan adamın yolunun karşısında büyüdüğümü söylerim. Open Subtitles إن رأيتهم يلعبون ، سأخبرهم أني نشأت في الجهة المقابلة من الشارع للرجل الذي اخترعها
    Caddenin karşısında kırmızı ceketli bir sarışının bana baktığına yemin edebilirim. Open Subtitles يمكنني أن أقسم , رأيت فتاة شقراء في معطف أحمر تنظر إلي , من الجهه المقابلة من الشارع
    Eğer Guerrera'ları indirmeye yardım etmek istiyorsanız bilin ki nehrin karşısında ateşlenmeye hazır bir silahınız var. Open Subtitles فإن لديكم سلاحًا على الجهة المقابلة من النهر ينتظر إطلاقه
    Caddenin karşısında kamyonu yükleyen adam. Open Subtitles إنَّهُ نفس الشخصِ الذي يحملُ شاحنته في الجهة المقابلة من الشارع
    Şu anda, sokağın karşısında Savcı Yardımcısı'yla görüşüyor. Open Subtitles انه بالجهة المقابلة من الشارع مع وكيل النائب العام حاليا
    - Şüphelin sokağın karşısında mı yaşıyor? Open Subtitles المشتبه به الخاص بك يسكن بالجهة المقابلة من الشارع؟ أجل
    Silah kaçakçısı ve karşısındaki çılgın moruk... tek yaptıkları her gün kapışmak. Open Subtitles لدينا تاجر أسلحة في الجهة المقابلة من الشارع ورجل مجنون في آخره كل ما يفعلونه هو المشاجرة
    Bir fincan kahve istedim, Caddenin karşısındaki cafe ye gittim. Open Subtitles لقد أردت كوباً من القهوة، فذهبت للعشاء في الجهة المقابلة من الشارع.
    Ya da komşu kızını sokağın karşısındaki çiftle yakaladığı zaman mıydı? Open Subtitles أو في الوقت الذي أمسك بنت الجيران تخون مع زوجين يعيشان في الجهة المقابلة من الشارع؟
    Bak, bütün gün hemen dışarıda olacağım, duvarın hemen öbür tarafında. Open Subtitles أسمعيني ، أنا سأكون في الخارج طوال هذا اليوم تماماً في الجهه المقابلة من هذا الجدار
    Henry Johnson. Asistanlık iş görüşmesine geldi. Open Subtitles هذا (هنري جونسون)، إنّه يجري المقابلة من أجل منصب المساعد.
    Bir şey lazım olursa koridorun tam karşısındayım. Open Subtitles - .أجل - إسمع، أنا في الجهة المقابلة من الرواق إن إحتجت شيئاً، إتفقنا؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد