Çoğu sığınma evlerinde, ama bir kısmı hala sokaklarda. | Open Subtitles | يعيش الكثير منهم في الملاجىء ولكن البعض منهم ما يزال مشرّداً |
Bir sürü sığınma evi o tasarıdaydı. | Open Subtitles | يضم مشروع القانون تمويل العديد من الملاجىء |
Ben de duydum. "Bütçeden 650 milyon kesebilirsen sığınma evlerini... | Open Subtitles | -سمعتك عندما قلت له "اقتطع 650 مليون دولار من الميزانية الفدرالية واحتفظ بمشروع الملاجىء" |
Buranın bir dilencinin barınağı olduğunu düşünebilirsin ama bu başka bir şey. | Open Subtitles | كنت تعتقد بأنّه أحد الملاجىء لكنّه شيء آخر |
- Rebecca'nın ismi ve fotoğrafı aylardır poliste, muhitte, barınaklarda, yardım örgütlerinde, kilisede, her klinikte var. | Open Subtitles | صورة (ربيكا) واسمها لدى الشرطة والحي وكل الملاجىء وهيئات الإعانات والكنائس والعيادات المجانية بالمنطقة منذ أشهر |
Tripp, şu an barınaklarda onları arıyor. | Open Subtitles | (تريب) يبحث عنهما في الملاجىء الآن |