| Çin'de Kral'ın mezarını kazdığım zaman, kanalizasyon patladı ve ben neredeyse ölüyordum. | Open Subtitles | عندما حفرت قبر الملك في الصين, المجارير السفلية انفجرت و كدت اموت. |
| Kral'ın ölüler dünyasına iniş yolculuğunu anlatıyordu. | Open Subtitles | يوضح هبوط الملك في رحلته الى عالم الاموات |
| Tüm bunlar bittiği zaman Kral'ın, Koca Al için kimi yolladığını bize söylersin, değil mi? | Open Subtitles | عندما ننتهى من كل شئ ستدعنا نعرف من الرجل الذى وضعه الملك في حجرة آل ، صحيح |
| Pislik içinde doğmuş basit bir çubuğu bile heyecanlandıramıyorsan kralı nasıl tahrik edeceksin? | Open Subtitles | كيف تثير الملك في حين أنه لا يمكنك إثارة أبسط قضيب ولد وسخ؟ |
| Ayı Adası, Stark ismini taşımayan hiçbir Kuzey kralı'nı kabul etmiyor. | Open Subtitles | الدب جزيرة لا يعرف الملك ولكن الملك في شمال اسمه ستارك. |
| Kral'a üç Han devletini birleştirme hayalini gerçekleştireceğini söyledim ve nerelere geldim. | Open Subtitles | قلتُ أن سيتحقق حُلم الملك في توحيد الدول هان الثلاث الآن أنظر أين أنا |
| Aynı anda hem onları ele geçirmenin hem de Kral'a baskı uygulamanın bir yolunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم طريقة للوصول إليهم و .الضغط على الملك في نفس الوقت |
| Kral'ın bedensel ve ruhsal sağlığı için endişeleniyor. | Open Subtitles | انه قلق على صحة الملك في الجسم وفي العقل |
| Bana mani olmak, Kral'ın yeni bir Londra yapma arzusunu reddetmektir. | Open Subtitles | اذا وقفتي في طريقي معناها انكِ تعارضين رغبة الملك في بناء لندن الجديدة. |
| Kardinal öldüğünden beri Kral'ın konseyi kargaşa içinde. | Open Subtitles | مجلس الملك في حالة من الفوضى منذ وفاة الكاردينال. |
| Kral'ın suçluların tutsağı olması hayatını ciddi tehlikeye sokuyor. | Open Subtitles | الملك في قبضة المجرمين, حياته في خطر محدق. |
| Yarından sonraki gün Kral'ın önünde sınav olacaksınız. | Open Subtitles | وسيتم اختبار من قبل الملك في غضون يومين. |
| Prens'i hemen Kral'ın yanına Gyeongheegung'a göndermeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نرسل له قبالة إلى الملك في آن واحد. |
| Evet, Kral'ın oğlunun emin ellerde olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أجل، فأنا أعلم .أن إبن الملك في أيدي أمينة |
| Nidaros'taki Kral öldü. Ama, Norveç'in yeni bir kralı var. | Open Subtitles | الملك في نيداروس مات .لكن النرويج بقي لديها ملك جديد |
| Beni bıçaklayıp ölüme terk ettikten sonra kralı yatağında öldürmeye gitti. | Open Subtitles | . طعنني و تركني لأموت . وبعد ذلك ذهب لقتل الملك في سريره |
| Sırf kralı meclise giderken haftada iki kez görebildiği için seviniyor. | Open Subtitles | فقط ليرى الملك في قاعة المرايا مرتين في الأسبوع |
| Eğer kralı bu kadar çok görmek istiyorsan en azından ipekten yapılmış bir elbise giymeliydin. | Open Subtitles | إذا كنتِ تريدين إلقاء نظرة على الملك في رحلته الطويلة يجب عليكِ على الأقل إرتداء الملابس المصنوعة من الحرير. |
| Kral'a bu şekilde hizmet etmek bir onurdur! | Open Subtitles | إنه من الشرف أن تخدم الملك في هذه الحالة |
| Anne, bu hafta sonu Aslan Kral'a gidebilir miyim? | Open Subtitles | أمي، هل يمكنني أن أرى "الأسد الملك" في نهاية هذا الأسبوع؟ |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 