Bunlar hava kuvvetleri jetleri. Roketleri ve düşük seviye radarları var. | Open Subtitles | . هذه مقاتلات القوات الجوية يحملون صواريخ ، ردار للتحليق المنخفض |
- Bekle, bekle. Çok düşük frekans menzilinden sinyaller alıyorum. | Open Subtitles | انتظر , أنني احصل علي شيئا ما علي التردد المنخفض |
Suçla Savaş Birimi, düşük gelirli barınağı silah mevzuatındaki sağduyu... | Open Subtitles | وحدة مكافحة الجريمة إسكان ذوي الدخل المنخفض تشريعات حيازة الأسلحة |
alçak basınç sisteminin, Mission Bend'e bir kestirme olduğunu tahmin ettim. | Open Subtitles | كان لدي شعور بأن ذلك الضغط المنخفض سيؤدي لتحويل في المسار |
alçak çatı herkesin aynı göz hizasında oturmasını sağlar. | TED | يُبقي السقف المنخفض الحاضرين على الجلوس عند مستوى الرؤية. |
Giriş katta güvenliği arttırıyorlar ama alt katta şurada ve şurada iki gardiyan bırakıyorlar, asansörün yanında, bu da tek giriş noktası. | Open Subtitles | لا احد يدخل او يخرج يزيد الامن في الطابق الرئيسي لكن بالطابق المنخفض هناك حارسان , هنا و هنا |
Sanırım o alçaktan uçuş iyi bir fikir değildi. | Open Subtitles | أعتقد أن الطيران المنخفض لم يكن بالجريمة الكبرى, أليس كذلك؟ |
Sonra düşük basınçlı havayla şişiriliyor. | TED | ومن ثم يتم نفخها بهذا الهواء ذي الضغط المنخفض. |
Aynı zamanda mağara içinde bulunduğumuz yeri yüzeye geri bildirmek için düşük frekanslı radyo dalgaları kullandık. | TED | كما استخدمنا الراديو ذات التردد المنخفض جدا لنبث إلى السطح موضعنا الدقيق داخل الكهف. |
Bu fark topu düşük kavis alanına kıvırdı. | TED | وقد أدى هذا التباين إلى انعطاف الكرة ناحية منطقة الضغط المنخفض. |
Sorular sormamız gerekiyor, düşük gelir grubu ebeveynlerine çocuklarıyla ve partnerleriyle nasıl daha iyi iletişim kurabilir? | TED | نحتاجُ لطرح أسئلة حول كيف لنا أن نعلم آباء الدخل المنخفض كيفية التعامل مع أطفالهم بطريقة أفضل، وبآبائهم. |
Sormamız gerekiyor Sosyal Sermeye'yi nasıl sağlarız, bu düşük gelir grubu çocuklarına nasıl yol göstericilik sağlarız? | TED | نحتاجُ لطرح أسئلة حول كيفية منح الرأسمال الإجتماعي، والنصح والارشاد لأطفال الدخل المنخفض الذين ليس لديهم ذلك. |
Topladığım tüm bu nitel kanıtlarla düşük gelirli Çin halkı içinde büyük bir değişimin olmak üzere olduğunu açık bir şekilde görmeye başlıyordum. | TED | من خلال نوعية الأدلة تلك التي كنت أجمعها، بدأت ألاحظ بوضوح أن تغيرًا كبيرًا كان على وشك الحدوث بين الصينيين ذوي الدخل المنخفض. |
Bu alçak irtifadan yapılacak saldırının sürpriz etkisine neden olacağını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن نشعر أن هذا الأرتفاع المنخفض سيحقق عنصر المفاجأه فى هذه الغاره |
Bu kadar alçak uçarak ne yapıyorlardı, | Open Subtitles | ما الذى يفعلونة ؟ بالطيران على ذلك المنخفض |
alçak uçuş titreşimi. Onları böyle bulabiliriz. | Open Subtitles | صخب الإرتفاع المنخفض ذلك حيث تجد هذه الأشياء |
Remora hava programları için geliştirildi alçak yörüngeli mekiklerle kenetlenmek için. | Open Subtitles | رومورا قد طورت برامج الفضاء للمدار المنخفض مع المكوك لينكوباس |
Bir kasırga, yüksek ve alçak basınçlı hava kütlelerinin karşılaşması ve birbirine temas etmesi sonucu oluşur. | Open Subtitles | تحدث العاصفة حينما يلتقي الضغط العالي بالضغط المنخفض ويتكتلا في الهواء ويتصلا ببعضهما البعض |
Oh, evet. Sanırım öyleyim. Korkarım alt seviyeden. | Open Subtitles | نعم، أعتقد أني كذلك، وبالمستوى المنخفض كما أخشى |
Şehrin üstünde hiç bu kadar alçaktan uçmamıştım. | Open Subtitles | لم أسافر أبداً على هذا الإرتفاع المنخفض عبر المدينة. |
Oradan, MH53 Pave Low ile çıkacaklar. | Open Subtitles | سوف يتم عن طريق ام اتش 43 من الرصيف المنخفض |
Aşağı vadinin insanlarının onları acımasızca boyunduruğuna almış demir bir iblisten kurtuluşu. | Open Subtitles | كيف تحرر الناس بالوادي المنخفض من العبودية.. لأفعى حديدية حكمتهم بلا رحمة |
düşük testosteron seviyesini semptomlardan çıkarıyoruz. | Open Subtitles | التوسترون المنخفض لم يعد ضمن قائمة العوارض |