"الموسيقية" - ترجمة من عربي إلى تركي

• müzik
• müzikal
• müzikali
• nota
• müziği
• notaları
• müzikalde
• rock
• şarkı
• müziğin
• Müzisyen
• müzikalini
• müzisyenler
• Bando
• senfoni

Eğer gelmezlerse, müzik setim ve birkaç MP3'le idare edeceğiz.
إذا لم يحضروا فسنعلق مع نصف درزينة من أسطواناتي الموسيقية

müzik kariyerine bakacak olursak bir sürü güzel kadınla tanışmış olmalısın.
مع وظيفتك الموسيقية, لا بد أنك تصاحب العديد من البنات الجميلات

Onun sözde müzik kariyeri için ne kadar gittiğini söyle
أخبرني، كم أنفقت من المال من أجل هوايتها الموسيقية التافهه؟

Şarkıcılar ayrıca ikincil ses aralıklarını titreştirme yoluyla artırabilirler - titreştirme, bir notanın perdesinin dalgalandığı müzikal bir etmen.
كذلك يتمكن المطربون من زيادة مداهم من الجزئيات عبر تهديج الصوت وهو تأثير موسيقي تتذبذب فيه حدة الدرجات الموسيقية.

Büyük müzikal numaramızı dünyada bu kadar problem varken nasıl yapacağız.
كيف لنا أداء فقرتنا الموسيقية في ظل الكثير من المشاكل بالعالم؟

Müzikle ilgili ümitler parçalansa bile müzik ruhu hâlâ sapasağlamdı.
حتى و إن كانت آماله الموسيقية انقطعت ، الروح باقية

Olabilecek en büyük müzik koleksiyonunu yanında getirmeyeceksin değil mi?
لن تحاول إحضار مجموعتك الموسيقية في أكبر الهيئات حجمًا، صحيح؟

Fakat burada bana bu müzik parçasının oldukça hızlı olduğu söyleniyor.
لكن هنا يتم إخباري أن القطعة الموسيقية سريعة للغاية.

Ve bununla da kalmadı bu olay Birleşik Krallık genelinde müzik kurumlarının bütün işlevini degiştirdi.
الذي حدث كان هو أن تغير الدور الكلي للمؤسسات الموسيقية في جميع أنحاء المملكة المتحدة.

müzik kültürünü atomlara ayırmak için Bu yüzden geçmişteki, şimdiki ve gelecekteki türler çalışabilir, ve ,ayrılabilir, canlıdır.
لتفتيت الثقافة الموسيقية بحيث أن كل الأنواع السابقة والحاضرة والمستقبلية يمكن دراستها واستخراجها، بشكل حي.

Aralarında en sevdiğim müzik grubu. İnsanlar her hafta telefonlarında birbirlerine enstrümanlarını çalıyor.
مجموعتي المفضلة هي مجموعة الموسيقى حيث يعزف الناس على الآلات الموسيقية أسبوعياً يضعون الهاتف مع بعضهم البعض

Eski günlerde, şeflik, müzik üretme, güven değil de samimi olmak gerekirse daha çok baskıya dayanırdı.
و قديما، فان قيادة الفرقة الموسيقية و التاليف الموسيقي لم يكن يعتمد على الثقة بشكل كبير، بل في حقيقة الامر على الاكراه

Bu konuşmanın başında çaldığımız o müzik eserinin kalbinde gizli bir şekilde TED teması vardı.
ولذلك فان تلك القطعة الموسيقية التي عزفناها في هذه الجلسة كرست في قلبها الموضوع الذي هو تيد

Bu kutunun üzerinde müzik sektörü için nasıl gerçek ve mükemmel bir eğitim aldığımın farkında değildim.
لم يكن لدى أي فكرة كم هو مثالي التعليم الذي احظى به للأعمال الموسيقية على هذا الصندوق.

müzikal artık ilgini çekmiyordur herhalde ama nezaketen sana haber vereyim dedim.
ربما لست مهتمة بالمسرحية الموسيقية بعد الآن، لكن من باب اللباقة، أعلمك

Bu piyano klavyesi sayesinde artık müzikal bir prosesi araştırabileceğimiz bir aracımız var.
اذا عبر لوحة الفاتيح هذه يمكننا الان ان ندرس عملية العزف الموسيقية

Sayılar kainatın senfonisinin yazıldığı müzikal notalardır.
هي أرقام الملاحظات الموسيقية مع ما يكتب بها سيمفونية الكون.

müzikali iptal etmiyorsun, değil mi?
انت لن تلغي المسرحية الموسيقية . أليس كذلك؟

Çocuk bateri seti karşığı inşaat işi, nota karşılığında da temizlik yaptırmışlar.
هناك بعض الاعمال لحشد مجموعة من الاطفال و خدمات تنظيف للالواح الموسيقية

ve kendisini ilk kez evinde ziyaret ettiğimde bana dinleyeceğimiz müziği seçme onurunu verdi.
وفي المناسبة الاولى التي زرت منزله بها أعطاني شرف اختيار المقطوعة الموسيقية التي سنستمع اليها

Tüm ritim grupları düz vurgulu notaları yedinci akortları kullanır.
اعتادت فرق السوينغ الموسيقية على استخدام الأوتار المستوية الوتر السابع

O müzikalde olmak istemiyorum.
لاني لا أريد أن أكون في تلك المسرحية الموسيقية

Yani babam, Larry ve onun salak rock grubuna lokantada çalmalarına izin verdiği zaman Larry, akşamları lokantada takılırdı.
أعنى ,عندما كان ياتى لارى إلى المطعم فى بعض الليالى عندما كان أبى يترك لارى و فرقته الموسيقية يعزفون هناك

Düşündük ki belki de düğünde şarkı grubunda baş solisti olabilirsin.
فكّرنا ربما في الزفاف، يمكنك أن تكون مغنّي الفرقة الموسيقية حقاً؟

Bu yüzden,daha önce bahsettiğim gibi,bu parçayı dinlerkenen önemli şey ,müziğin harika oluşu ve müzik Dan'in nasıl birisi olduğunu sizlere gösterecek.
إذا عند الاستماع إلى هذه القطعة الموسيقية. كما ذكرت سابقاً أهم شيء هو أن الموسيقى عظيمة وستريكم من هو دان

Sanatçı bir aile tarafından yetiştirilen bir Müzisyen ve bir mühendis olarak bu müzikal fotoğraf fikrini gerçekten güçlü buldum.
كموسيقي، وكمهندس، وكشخص ترعرع وسط عائلة من الفنّانين، اعتقدتُ بأنّ فكرة الصور الموسيقية قوية للغاية.

Ben Oklahoma müzikalini izlemeyi bile istemiyorum.
تشاندلر، وأنا لا أريد حتى أن نرى أوكلاهوما الموسيقية.

Ayrıca, müzisyenler şu şarkıyı çalarsa...
يالا الفخامة أيضاً أفكر إنّه بنفس الوقت تعزف الفرقة الموسيقية هذة الأغنية

Gitmem gerek. Bando denemelerine gireceğim.
حسناً ، عليّ الذهاب عليّ التدرب لأجل الفرقة الموسيقية

Daha çok farklı notaların olduğu bir senfoni gibi ve bu notaların her biri farklı bilişsel enstrümanlar üzerinde çalınır.
الأمر أشبه بالسمفونية الموسيقية التي تحتوي على نغمات متعددة، وكل من هذه النغمات تعزف على آلة مختلفة من الإدراك.