Tüm şehrin gözü bu gece Miramar'da olacak. Bizi kapatmak istiyor. | Open Subtitles | المدينة باكملها تترقب الميرامار الليلة وهو يريد أن يطيح بنا |
Şimdi de, bayanlar ve baylar karşınızda Ike Evans'ın dünyaca ünlü Miramar Playa oteline gelerek bizleri onurlandıran Bay Frank Sinatra! | Open Subtitles | والآن سيداتي وسادتي رحبوا بضيف سيد آيك أيفنز وفندق شاطئ الميرامار سيد فرانك سيناترا |
Miramar Playa için çocuğumun geleceğinden feragat ettim. | Open Subtitles | تخليت عن مستقبل اولادى من اجل قصر الميرامار |
Tek yapması gereken Ben Diamond'ı Miramar'dan çıkartmak. | Open Subtitles | كل ما هو عليه ان يفعل ان يخرج بن دايموند خارج الميرامار. |
Miramar Playa'ya özel, Küba'nın en iyisi. | Open Subtitles | الافضل من كوبا, حصريتها الى الميرامار بلايا. |
Tahminimce babanın yerine geçip Miramar Playa'nın kralı olmak istiyorsundur. | Open Subtitles | انا افترض انك تريد ان تأخذ مكان ابيك, تصبح ملك الميرامار بلايا. |
Şayet Miami'deki kumar tasarısı geçerse Miramar'dan vazgeçmemeni anlarım. | Open Subtitles | اذا سمحوا بالمقامرة في ميامي, أنا أفهم انك لن تتخلى عن الميرامار. |
Miramar'a hoş geldiniz. | Open Subtitles | سيداتى مرحباً بكم فى الميرامار |
Ve Miramar Playa'nın 1959'a hediyesisiniz. | Open Subtitles | و هدايا فندق الميرامار لعام 1959 |
En son on gün önce, arka koltukta Judi Silver sarhoş halde Miramar Playa'dan arabayla uzaklaşırken görülmüş. | Open Subtitles | منذ 10 ايام, كانت اخر مرة شوهد فيها يقود مبتعدا عن شاطئ الميرامار "مع "جودى سيلفر ثملة فى المقعد الخلفى |
Miramar Playa'yı kimin soyduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اعرف من كان يسرق شاطئ الميرامار |
Eden Roc, Fontainebleau ya da Miramar Playa. | Open Subtitles | "فونتن بلو" ، "إيدن روك" "أو فندق "الميرامار |
Senete göre Miramar Playa A.Ş.'nin %49'u Minneapolis Ortak Yatırım Şirketi'nin. | Open Subtitles | في العقد التنفيذي المسجل، فنسبة %49 من عقار "الميرامار بلايا" هي ملكُ لشركة الإستثمار المتبادل "مينيابوليس" |
Miramar Playa'nın bir taşına dahi dokunmayacağız. | Open Subtitles | لن نقوم بالمساس بأي شبر، من فندقِ "الميرامار بلايا" |
Ayrıca Miramar o olmadan bir hafta daha dayanamaz. | Open Subtitles | بالإضافة، فندق "الميرامار" لن يصمد أسبوعاً بدونهِ. |
Sana Miramar Playa'yı emanet ediyorum Stevie. | Open Subtitles | أنا أثق بك . "مع " الميرامار بلايا " , " ستيفي |
Şimdiyse Miramar Playa var. | Open Subtitles | والأن هذا شاطيء الميرامار |
Bu, Miramar Playa'yı sonsuza kadar kapatabilirdi. | Open Subtitles | وكان سيتسبب ذلك فى أيقاف العمل بفندق(الميرامار) -ربما للأبد |
Ben Diamond'ı istiyorsak, Miramar lobisinden içeri girmeliyiz. | Open Subtitles | لنقع بـ(بين دايموند) يجب أن نعرف ما يدور بداخل (الميرامار) |
Kasap, Miramar'daki kabini lanet ofisi olarak kullanıyor. | Open Subtitles | الجزار يستخدم مكانه في(الميرامار) كمكتب للأجتماعات |