Sağlık görevlilerini beklemek zorunda kaldık. Onu dışarı çıkaramadık. | Open Subtitles | كان يجب علينا انتظار المُسعفين لم يكن بإستطاعتنا أن ننقذها |
Sağlık görevlilerini beklemek zorunda kaldık. Onu dışarı çıkaramadık. | Open Subtitles | كان يجب علينا انتظار المُسعفين لم يكن بإستطاعتنا أن ننقذها |
Tasha, sağlık görevlilerini bulunduğumuz yere gönder. | Open Subtitles | ـ آمن تاشا) ، فلتُرسلي المُسعفين إلى موقعنا |
Sağlık görevlileri çağırmak yerine cinayete meyilli bir manyağın seni ev usulü kan nakline ikna etmesine izin mi verdin? | Open Subtitles | لم يقل شيئًا تركت قاتلًا مخبولًا يقنعك بعمليّة نقل دماء منزليّة بدلًا من طلب المُسعفين ؟ |
Sağlık görevlileri yolda. Otuz saniye içinde dönerim. | Open Subtitles | المُسعفين فى طريقهم إلى هنا سأعود بعد قليل |
- Sağlık görevlileri ilk yardımda bulundu. - Bana doktor lazım. | Open Subtitles | ـ تم إسعافك بواسطة المُسعفين ـ أحتاج إلى طبيب |
Ama ben sürekli ona, "hayır, hayır, dinle." "Sağlık görevlileri yolda" diyordum. | Open Subtitles | لكننى ظللت أقول لها "لا،لا، استمعى إلىّ، المُسعفين فى الطريق" |
Ama ben sürekli ona, "hayır, hayır, dinle." "Sağlık görevlileri yolda" diyordum. | Open Subtitles | لكننى ظللت أقول لها "لا،لا، استمعى إلىّ، المُسعفين فى الطريق" |
Bayım, sağlık görevlileri yola çıktı, geliyor. | Open Subtitles | سيدي، إنَّ المُسعفين في طريقهم إليك |
Acil görevlileri Aaron Colville'i ameliyathaneye getirdiklerinde ne olacağını sanıyordun? | Open Subtitles | بماذا كنتِ تفكّرين عندما المُسعفين أحضروا (أرون كولفيل) في غرفة العمليّات؟ |