Soruşturma Teğmen Wilson tarafından yürütülmektedir. | Open Subtitles | أُجريت التحقيقات بواسطة المُلازم ويلسون. |
"Teğmen bu vahşice bir şey daha fazla dayanamayacağım beni buradan götürür müsünüz lütfen,"dedi. | Open Subtitles | بعد ذلك إقترب منى قائد الشرطة المُساعدة لأننى كنت فى القوّات الجوّية أيها المُلازم : |
Tam tahmin ettiğimiz yerde bizi bekliyorlardı, Teğmen. | Open Subtitles | لقد كانوا بإنتظارنا أيتها المُلازم حيثما خمًنا |
Ondan daha kötü olmak üzere! Şimdi dinle beni, Komiser! | Open Subtitles | الأن, إستمع أيها المُلازم, لمصلحة رجلٌ صالح |
Teğmenim, öldür gitsin bu şerefsizi! | Open Subtitles | ايُها المُلازم أقتل هذا الأحمق . ام انت تُريد انت تستمع لخُرافاته |
Eh, seninle görev yapmaktan onur duyuyorum Teğmen. | Open Subtitles | حسناً . كم أنا فخور للعمل معك أيتها المُلازم |
Daha önce bir, iki defa keşif uçuşu yaptım, Teğmen. | Open Subtitles | لقد حلقت بطائرة إستطلاعية مرة أو مرتين أيتها المُلازم |
Evet Teğmen. Durumunuz nedir? | Open Subtitles | تلقيتُ هذا ايُها المُلازم ما هى حالتك الأن؟ |
Teğmen, söz konusu bilgiyi almaya hazırız. | Open Subtitles | ايُها المُلازم, نحنُ مُستعدون لتلقىالمعلومات. |
Teğmen. | Open Subtitles | لندخل إلى هُنا. هيّا للداخل، أيّها المُلازم. |
Ben Teğmen Dreyfus, kimlik numaram 3525, 174 Willow Lane'deyim. | Open Subtitles | "معكم المُلازم "دريفوس "رقم الإشارة 3525, في 174 "ويلو لين |
Teğmen'i böyle etkilersen oğlunu serbest bırakabilir. | Open Subtitles | أن تأثر المُلازم بدموعك . من المُمكن ان يفرج عن الصبى |
Teğmen şüphelenirse canımızdan oluruz. | Open Subtitles | يجب ان لا يَشُك المُلازم . فى اى شيئ والا سيكون انتهى امرنا |
Neden gidip kendine bir kahve almiyorsun, Teğmen. | Open Subtitles | لما لا تُحضر لنفسكَ كوباً من القهوة أيها المُلازم |
Teğmen, bu dava için beni görevlendirmisti. Bu sabah öğrendim ki, senin astin olmusum. | Open Subtitles | إن المُلازم وكّل إلى هذه القضية، ومن ثم أكتشف هذا الصباح، أننى ينبغى أن أرسل إليك بالتقارير |
Operasyon sadece bilinmesi gereken şekilde ayarlanmış, Teğmen. | Open Subtitles | لا حاجة لأن تعلم الأساسيات، حضرة المُلازم. |
Çavuş, sanırım Teğmen'le işimiz bitti. | Open Subtitles | أظننا انتهينا مع المُلازم للوقت الحالي، أيها الرقيب. |
Sizinle konuştuğumu anlar Komiser. | Open Subtitles | سيعرف بأنّي أخبرتُك، أيُها المُلازم |
Komiser, bu sana son uyarım. | Open Subtitles | هذا الإنذار الأخير إيها المُلازم |
Teğmenim her şey bitti. Herkes öldü. | Open Subtitles | لقد انتهى الأمر أيُها المُلازم . لقد مات الجميع |
Tegmen, Quill'in barna gidip adama bes el ates etmis. | Open Subtitles | ذْهبُ المُلازم الى منزل كويل واطلق عليه النار حوالي خمس مراتِ... |
Kızım hakkında çok ciddi iddialarda bulunuyorsunuz, Komiserim. | Open Subtitles | أنت تصنع بعض الإدعاءات الخطيرة جدّاً حول إبنتي، أيُها المُلازم |
- Senin yeni çocuk, Shea. - Tamam dır, Yüzbaşı. | Open Subtitles | ـ إنه رجلك الجديد ، شيا ـ هو لك ، حضرة المُلازم |
Şef, Lieutenant Severide, durumumla ilgili bir şey söyledi mi? | Open Subtitles | يارئيس، هل ذكر المُلازم (سيفرايد) شيئًا بشأن حالتي؟ |