Ama bu tavır metal hakkında Norveç'in kültürel sorunlarından az şey anlatıyor. | Open Subtitles | ولكن هذه الإجراءات يكون أقل للقيام مع المیتال مع الحساسيات الثقافية النرويجية. |
Bu yüzden de metal her zaman dışlananların kültürü olacak. | Open Subtitles | وهذا هو السبب في أن المیتال هو دائما ثقافة المهمشة. |
Bu Hindistan'da konser veren ilk büyük heavy metal grubu. | Open Subtitles | وهذا هو أول الفرقة المیتال الرئيسية التي لعبت في لنديا. |
Metalin kökleri Amerika'daki blues'a dayandırılabilir. | Open Subtitles | في الواقع يمكن أن تتبع أصول المیتال عودة إلى البلوز في أمريكا. |
İsveç death metali, metalcore, grunge, Gotik, endüstriyel, nu metal, Yeni Amerikan... | Open Subtitles | میتالکور، الجرونج، القوطية المعادن، والمعادن الصناعية، البديل الثابت، نو المعادن، وموجة جديدة من المیتال الأمريكية. |
metal da bunun gibidir, ama bütün garip tipler bir aradadır metalde. | Open Subtitles | وهذا المیتال هو أنه، باستثناء أن يجلب جميع الأولاد نادرا في مكان واحد. |
Sevdiğim ilk metal gruplarıydı. | Open Subtitles | وكان هذا المیتال الأولى التي وقعت في الحب. |
Heavy metal Bilimleri diye bir şey olmadığı için antropoloji okumaya karar verdim. | Open Subtitles | ومنذ هذا المیتال لم يكن في المناهج الدراسية، قررت دراسة علم الإنسان. |
Benim için metal o yüzden vazgeçilmez. | Open Subtitles | وأبقت هذه البيانات في المیتال كل هذه السنوات. |
Bence o müzik, bütün şaşaasıyla metal müziğine uyuyor. | Open Subtitles | أعتقد مرة أخرى أن البيئة تنتمي لهذا المیتال. |
metal belki daha öfkeli olduğu için bana daha çok hitap etti. | Open Subtitles | هذا المیتال هو أكثر عدوانية وأنا يمكن أن تحدد معه. |
metal, hayranlarının kıyafetinden ötedir. | Open Subtitles | هذا المیتال هو أكثر من ذلك بكثير بطريقة موحدة من اللباس، |
metal dünyasının en olaylı grubu bu. | Open Subtitles | المجموعة الأكثر إثارة للجدل من المیتال تحت الأرض. |
Oysa Metalin o kadar anlamı var ki, herkese hitap eder. | Open Subtitles | ولكن مع هذا المیتال الكثير من المعاني، سواء كانت دينية أو الحياة. |
Metalin en uç ve fantastik tarzı olan power Metalin babasıdır. | Open Subtitles | وقال انه هو عراب من المیتال الباور، شبه النوع من الخيال وهذا المیتال في المتوسط. |
Metalin köklerini ve hayranları için ne demek olduğunu araştırdıktan sonra neden bu kadar ciddi tepkiler aldığına bakalım. | Open Subtitles | والآن، ولقد بحثت جذور المعادن وماذا يعني لمشجعيه، حان الوقت لتحويل انتباهي إلى لماذا تسبب هذا المیتال |
70'lerin rock gruplarından etkilenen glam, 80'lerde metali popüler yapmıştır. | Open Subtitles | تتأثر فرق الروك صدمة من 70، كان جلام مسؤولة إلى حد كبير عن جعل المیتال الموسيقى الأكثر شعبية في ال 80. |
Klasik veya opera gibi türleri kimse metalle bağdaştırmasa da, asıl onların etkileri metali bu kadar benzersiz kılar. | Open Subtitles | وعلى الرغم من أن الناس لا المنتسبين أنماط میتالية الموسيقى الموهوب مثل الموسيقى الكلاسيكية أو الأوبرا، هي هذه التأثيرات التي تجعل من هذا المیتال هي فريدة من نوعها. |
metalde kendine güven görürsün. | Open Subtitles | كثيرا ما وجدت أنه على المیتال: |
Çünkü metalle ilgili her şey daha abartılıdır. | Open Subtitles | لأن كل شيء في هذا المیتال هو أكبر من الحياة. |