Entellektüel olmaktan ziyade isyan etmek amacıyla diğer insanların neyi ne zaman okuyacağımı söylemelerine izin vermemeye karar verdim. | TED | ومن دافع التمرّد، لا رغبة في أن أكون مثقّفًا، قرّرتُ أني لن أدع مطلقا الناس الآخرين يملون علي متى وماذا أقرأ. |
Ve tam da o nokta da düşünmeye başladım ki hayatta olmak çok acı vericiydi ve kendini öldürmemenin tek sebebi diğer insanların canını yakmamaktı. | TED | عند تلك اللحظة بدأت أفكر أن الحياة محالة مع هذا الألم، و أن السبب الوحيد في عدم انتحاري هو كي لا أؤذي الناس الآخرين. |
Bilim adamlarına kendileri ve Başkalarının geleneklerindeki şefkat temasını araştırmaları için çağrıda bulunuyorum. | TED | أود أن أدعو العلماء لإستكشاف موضوع الرحمة في تقاليدهم وفي تقاليد الناس الآخرين. |
Biraz daha dikkatli ol, Neilson. başka insanların önünde eleştiri yapıyorsun. | Open Subtitles | يكون حذر أكثر بعض الشيء، نيلسون نقدك أمام الناس الآخرين. |
Aynı zamanda, diğer insanlar da tarafsız, birbirleri tarafından parçalanmış ve izoleydiler. | TED | وفي نفس الوقت، الكثير من الناس الآخرين كانوا مُنقطعين ومنعزلين ومتفرقين عن بعضهم البعض. |
Bu şeyleri diğer insanlara yapmam. | Open Subtitles | بما أنني لا أفعل هذه الأشياء .إتجاة الناس الآخرين |
Keyif aldıkları bir şey varsa o da bebeğin diğer insanları rahatsız etmesi. | Open Subtitles | إذا كان هنالك أي متعة لهم هو أن هذا البكاء يزعج الناس الآخرين |
diğer insanların karılarını Öldüren vicdansız insanlar var . | Open Subtitles | هناك رجال لا تتورع عن قتل زوجات الناس الآخرين |
Bu çocuk diğer insanların bedenlerini... nasıl giyebileceğini biliyor, aynı insanların takım elbise giymesi gibi. | Open Subtitles | ذلك الولد يعرف كيفية الارتداء ارتدى أجسام الناس الآخرين إنه يلبس حُلة مثل الناس |
diğer insanların ne düşündükleri hakkında çok kaygı duyuyorlar. | Open Subtitles | إنّهم قلقون حول ما يفكّر به الناس الآخرين.. |
Çünkü diğer insanların işini de berbat edeceksin. | Open Subtitles | لأنك ذاهبة إلى العبث مع الناس الآخرين تعني أنت |
"farkında olmadan diğer insanların da aynı şeyi yapmasına izin vermiş oluruz." | Open Subtitles | نحن بشكل غير واعي نعطي الناس الآخرين الأذن لفعل الشئ نفسه |
Fakat bu benlik, Başkalarının projeksiyonlarına dayanan bir projeksiyon. | TED | لكن النفس هي امتداد. مبنية على توقعات الناس الآخرين. |
Ve gözlerinizin yazdığı da gözlerinizin Başkalarının gözlerine bakarken ki halinin kaydı. | TED | وماذا كنت تكتب تكون تسجيلات لعينيك كما كنت تبحث في عيون الناس الآخرين. |
Bu demektir ki başka insanların acısından bile isteye kâr kazanıyorsun! | Open Subtitles | هذا يعني بأنك تعمدت الربح على حساب ألم الناس الآخرين |
diğer insanlar çarpışan arabalar gibi birbirlerine çarpıp duruyorlar. | Open Subtitles | الناس الآخرين يصطدمون بأنفسهم كأنهم في الصحف الكوميدية |
Biz her zaman ucube olacağız, ve hiçbir zaman diğer insanlara benzemeyeceğiz! | Open Subtitles | سنبقى غريبى الاطوار دائما , ولن نكون مثل الناس الآخرين |
diğer insanları seyrederek ve kopya ya da taklit ederek onların yaptığını öğrenebiliriz. | TED | نتعلم بمشاهدة الناس الآخرين وتقليد أو محاكاة مايستطيعون فعله. |
Başka insanlar tatile çıkar ve günlerini yatarak geçirir... | Open Subtitles | الناس الآخرين يذهبون فى أجازه يقضون أيامهم يضجعون |
Onlar ayrılıp... başka insanlarla tanışabilirlerdi, ve mutlu bir yaşamları olabilirdi. | Open Subtitles | هذه صحيح هما لم يستطيعا العيش بعيدا عن بعض إلتق الناس الآخرين قد سعيدا تنجز في حياتك |
İnsanları hayvanlarla ve diğer insanlarla etkileşim halinde gözlemlediğinizde, çok az bir geri besleme vardır, çok nadirdir. | TED | عندما تشاهدون الناس تتفاعل مع الحيوانات أو الناس الآخرين ، هناك القليل جدا من ردود الفعل ، انها نادرة جدا. |
Bir çok başka insan sana birşeyler verdi. | Open Subtitles | الكثير من الناس الآخرين اعطوك هدايا حب |
"başka insanlara ihtiyaç duymanın benim için ne kadar zor olduğunu biliyordun." | Open Subtitles | تعرفين كم هو صعب لي أن أحتاج الناس الآخرين |
Eğer Başkalarına karşı daha iyi bir insan olmak istiyorsan şimdi başla. | Open Subtitles | إذا تُريدين أن تكوني ألطف شخص إلى الناس الآخرين هذا ماستبدئين به |
İnsanlar başka insanları tanımada gerçekten iyiler. | TED | الناس بارعون بالفعل في التعرف علي الناس الآخرين. |