Evler yanar, arabalar kaza yapar, insanlar hastalanır. | Open Subtitles | المنازل تحترق، السيارات تتحطم. الناس يمرضون. |
Zoe, insanlar hastalanır, ölürler ayrıca doğarlar, bisiklete binerler hatta aşık olurlar. | Open Subtitles | زوي) الناس يمرضون و يموتون) ولكن أيضاً أنهم يولدون و يتعلمون ركوب الدراجة يقعون في الحب |
İnsanlar hastalanır bilirsin. | Open Subtitles | الناس يمرضون ... أنت تعلم |
Meğerse o ahşap sadece insanları hasta etmekle kalmayıp balıkları da öldürüyormuş. | Open Subtitles | اتضح أن الخشب لا يجعل الناس يمرضون وحسب، أيضا يقتل السمك. |
İnsanları hasta yapmak, onları öldürmek bunun hiçbir şeyi düzelteceği yok. | Open Subtitles | جعل الناس يمرضون وقتلهم هذا لن يصلح شيء |
İnsanlar hasta olur ya da yaralanır, ...ben onları tedavi ederim sen faturayı kesersin. | Open Subtitles | الناس يمرضون أو يتأذون ,أنا أعالجهم وأنت ترسل لهم الفواتير |
İnsanlar hasta olur, bilirsin. | Open Subtitles | الناس يمرضون ... أنت تعلم |
Malesef burada daha çok insan hastalanıyor, pek işe yaramıyor. | Open Subtitles | للأسف ، فإن كثيرا من الناس يمرضون هنا حتى ان هذا الأمر لك يختلف كثيرا |
İnsanlar hastalanır. | Open Subtitles | الناس يمرضون. |
Bir flaş haberim var. Ice Juice insanları hasta ediyor. | Open Subtitles | لدي أمر طارئ بدأ الناس يمرضون من عصير (آيس جوس) |
- Bana insanları hasta etmek istiyormuşsun gibi geldi. | Open Subtitles | بالأرجح أردت جعل الناس يمرضون |
Biliyorum, biliyorum, daha çok insan hastalanıyor. | Open Subtitles | أعلم أعلم ، الناس يمرضون هناك |