Hani bazı insanlar için, sana bakar ve neyin var anlar derler ya. | Open Subtitles | هل تعرف كيف يقولون أن بعض الناس يمكنهم النظر عليك وإخبارك من الخطأ؟ |
İnsanlar, gayri resmi ama hijyenik bir ortamda emlakçılarımızla tanışacak. | Open Subtitles | ذلك حيث الناس يمكنهم مقابلة وكلاء العقارات فى مكان صحّى |
Kimi insanlar bu oyuncağı çalıştırabiliyor kimileri yapamıyor. | TED | بعض الناس يمكنهم تشغيل هذه اللعبة، والبعض لا. |
Ben insanların istedikleri gibi düşündüğü, davrandığı ve taptığı bir ülkeyi savunuyorum. | Open Subtitles | أنا أدافع عن بلدٍ حيث الناس يمكنهم أن يفكّروا، يتصرفوا، يعبدوا حسبما يشاؤون |
Kaba ve buyurgan olabilirim ama insanların değişebileceğine inandığım için değişmeyi deneyeceğim. | Open Subtitles | لكن حاولت التغير لأنى على يقين أن الناس يمكنهم التغير يمكن أن أتغير وأن لاأكون لحوحه مثل أن نتلاقى فى منتصف الطريق |
Sence insanlar ileride neler olacağını bilebilir mi? | Open Subtitles | هل تعتقد أن الناس يمكنهم أن يعرفوا ما ينتظرهم ؟ |
İnsanlar arabada sıcacık otursun diye ayarlayacaklar sanırsın. | Open Subtitles | كنت تظنين أنهم ثبتوه لذا الناس يمكنهم الجلوس فقط في سيارة ويتدفئون. |
Yani bazı insanlar aklından geçenleri okuyabilir mi? | Open Subtitles | هل تعتقد ان بعض الناس يمكنهم قراءة افكارك؟ |
Şu insanlar sanırım bize yardımcı olabilirler. | Open Subtitles | انظر ، اعتقد ان هؤلاء الناس يمكنهم مساعدتنا |
Kapını istediğin kadar kilitle. Bu insanlar yine de içeri girmenin bir yolunu bulur. | Open Subtitles | بامكانك اقفال ابوابك, ولكن هؤلاء الناس يمكنهم ايجاد طريق الى داخل منزلك |
İnsanlar diğer insanları hayatta tutabilir. | Open Subtitles | بعض الناس يمكنهم إبقاء الناس الأخرين أحياء |
Bazı insanlar bağımlılığın üstesinden gelebiliyor, ama çoğu gelemiyor. | Open Subtitles | بعض الناس يمكنهم إدارة العادات لكن أغلب الناس لا يمكنهم |
İnsanlar adayı ziyaret edebilir ama kimse sürekli kalamaz. Böylesi daha güvenli. | Open Subtitles | الناس يمكنهم أن يزوروا الجزيرة، لكن لا أحد يبقى |
Otistik bir çoçuğun bakımını... üstlenen insanlar tüm hayatları boyunca fedakarlıkta bulunmak zorunda. | Open Subtitles | الناس يمكنهم أنّ يضحوا بكامل حياتهم من أجل العناية بطفلٍ متوحّد. |
İnsanlar kendi başlarına da doğru şeyi yapabilirler. | Open Subtitles | الناس يمكنهم معرفة الشئ الصحيح في النهاية لوحدهم |
Bu insanlar haplar olmadan tüm gece uyuyabiliyorlar. | Open Subtitles | أولئك الناس يمكنهم النوم في الليل بدون أقراص |
İnsanlar diğer binaya hareket edebilir. | Open Subtitles | الناس يمكنهم الإنتقال إلى المبنى المجاور. |
İçinizde olan bu büyük güdü bazı insanların nazarında önemsizdir. | Open Subtitles | الإنتهاك الذي تجنيوه بكم بعض الناس يمكنهم أن يطابقوا أي شيء |
Ama bir araya getirirseniz, bir silaha dönüşürler. Ama bu da dünyanın dört bir yanındaki başka insanların sahip olduğu bir yetenek. | Open Subtitles | ولكن بدمجهم إلى بعضهم وتحويلهم إلى سلاح وتلك مهارة أخرى، القلة من الناس يمكنهم فعلها حول العالم |
İnsanların yüzüne bakarak sırlarını anlatacaklarını düşünmeye başladığın oldu mu? | Open Subtitles | وتفكري فيه كثيرا جدا, وتبدأي تعتقدي وأن الناس يمكنهم أن يقولوا سرك بمجرد النظر إليكِ؟ |