ويكيبيديا

    "النبؤة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kehanet
        
    • kehanetin
        
    • kehanetten
        
    • kehanetle
        
    • Kehaneti
        
    • Kehanetteki
        
    kehanet, biraz önce tünelde yaptığın şey, hepsi gerçek oluyor Alex. Open Subtitles النبؤة , ما فعلته لتوّك في النفق كلّها تتحقق , أليكس
    kehanet bir efsane. Ekselansları gerçek kralları önünde secde etmeyi bilen halkı tarafından kabullenilmiş! Open Subtitles ـ إن النبؤة عبارة عن بدعة يا سيدي أشاعها هؤلاء الذين بغير حكمة لا يعبدون الملك الحقيقي
    Babam, kehanetin gerçekleşmemesi için önlemler almıştı. Open Subtitles أخذ أبّي الإجراءات لضمان بأن النبؤة لن تتحقق
    kehanetin bahsettiği çocuk... Çocuğu müjdeleyen yıldızı aylardır takip ediyoruz. Open Subtitles ـ النبؤة تتحدث عن طفل ـ متمثلاً في النجم الذي تبعناه منذ شهور
    Uzun zamandır, torununun kendisini öldüreceğine dair söylenen kehanetten dolayı korku içindedir. Open Subtitles لطالما خشى النبؤة حول مقتله على يد حفيده.
    Ama Bağdat'ın soylularından bilge bir adam onları bir kehanetle rahatlattı... dedi ki, "Zamanı gelince, bir kurtarıcı gelecek... Open Subtitles لكن هناك حكيم من بين الحكماء أخبرهم بهذه النبؤة أنه مع مرور الزمن سيأتى محرر
    Yani enkazı kaldırdığım için kehanet gerçekleşecek, öyle mi? Open Subtitles إذاً لأنني رفعت الأطلال، الناس يظنون أن النبؤة أصبحت حقيقة ؟
    O... şey, kehanet yeteneği var ama kimse ona inanmadı. Open Subtitles كانت لديها موهبة النبؤة ولكن لم يصدقها احد
    kehanet kızıl ineğin sonu işaret ettiğini söylüyor. Open Subtitles قالت النبؤة أنّ البقرة الحمراء ترمز للنهاية
    kehanet, bir gün küçük penisli şişko bir çocuğun bir ineği süsleyip kızıl yapacağını söylüyordu. Open Subtitles كلا، النبؤة هي أن في يوم ما طفل سمين لديه قضيب صغير سيقوم بتزيين بقرة لتبدوا حمراء
    kehanet küçük penisli şişko bir çocuğun, bir gün bir ineği süsleyip kızıl hâle getireceğini söylüyordu. Open Subtitles النبؤة هي أن طفل سمين مع قضيب صغير سيزين يوم ما بقرة لتبدوا حمراء
    Bak, daha önce hiç "Seçilmiş Kişi" diye bir şeyle ilgilenmedim daha önce ama kehanet doğru ise, benden söylemesi, bu çocuk o değil. Open Subtitles انظري , أنا لم أُعطِ مطلقاً مسألة الشخص المختار الكثير من التفكير لكن إن كانت النبؤة صحيحة فأنا أخبرك أن ذلك الطفل ليس المختار
    Bu sırrı, kehanetin gerçekleşeceği günü bekleyerek tam 24 yıl sakladım. Open Subtitles لقد حفظت هذا السر لمدة أربعة وعشرون عاماً أنتظر اليوم الذي ربما تتحقق فيه النبؤة
    Şaşırtıcı bir şekilde üç dinde de olan bu kehanetin aslında bizi bir araya getirmek için konmuş olabileceğini düşündünüz mü? Open Subtitles أخطر على بالي أحدكم، بأنّ هذه النبؤة ، والّتي بأعجوبة توجد بثلاثة أديان كان المقصود منها أن تجمعنا معاً ؟
    Ben gömüldüğümde,kehanetin aile kısmı bitecek. Open Subtitles عندما أدفن، جزء العائلة المذكور في النبؤة سينتهي
    Binlerce yıllık kehanetin zamanı hepimiz için geldi. Open Subtitles لكل ما أعرفه عن أهم كشف أثرى فى القرن الـ 20 ، إن لم يكن على الإطلاق ألاف السنين من النبؤة معتمدة عليكَ وعلىٌ
    Bunun yerine, tüm dünyanın karanlığa gömüleceği ve insanoğlunun kaderinin belli olacağı bir kehanetten söz etti. Open Subtitles لم تعد تتحدث عن الله الرؤوف والرحيم بل صارت تتحدث عن النبؤة عن وقت سيسود به الظلام العالم بأسره
    kehanetten ne haber? Mesih bekleniyor mu? Open Subtitles ـ و ماذا عن النبؤة هل ينتظرون المسيح؟
    Çünkü ben kehanetle doğdum. Open Subtitles لأن هاذا ماتقوله النبؤة على ماأعتقد.
    Öleceğimi yazan Kehaneti duymanım nasıl bir his olduğunu hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر كيف شَعرت عندما سمعت النبؤة بأنني سأموت ؟
    Kehanetteki o ejderhanın doğmamasını sağlamak. Open Subtitles لقد أقسمت عائلتي على عرقلة هذة النبؤة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد