Yangından sonra nasıl hayatta kaldığımı merak ettin mi hiç? | Open Subtitles | هل سألت نفسك يوماً كيف استطعتُ حقاً النجاة من الحريق؟ |
Sığ bir suya düşüp de hayatta kalmanın anahtarı bedeninizin ağırlığını azaltmaktır. | Open Subtitles | السر في النجاة من السقوط في المياة الضحلة هو تبديل كتلة جسمك |
kurtulmak istiyorsam, 5.000 dolara ekleme yapmalıymışım. | Open Subtitles | الخمسة آلاف دولار لن تكون كافية إن أردت النجاة من المشنقة |
Nükleer bir patlamadan kurtulmak haricinde, tam olarak neyle suçlanıyorum? | Open Subtitles | ما الذي تتهموني به بالضبط بالإضافة إلى النجاة من انفجار نووي؟ |
Bir trajediden sağ çıkmak ne zamandan beri suç? | Open Subtitles | منذ متى تعتبر النجاة من المأساة جريمة؟ |
Buradan sağ çıkmak istiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | انت تريد النجاة من هذا ... صحيح ؟ |
Ben yangın merdiveninden indim ve sen onu dolaba koyamadın mı? | Open Subtitles | تسلقت أسفل النجاة من الحريق، وأنت لا تستطيع وضع ذلك في خزانة؟ |
Ameliyatla kurtulma şansımın, sadece %25 olduğunu söylediler. | Open Subtitles | أوضح أنه لدي 25 بالمئه فرصة النجاة من العملية |
Suda olmanın tehlikesine karşın kurtulmayı başardı. | Open Subtitles | فهو يستطيع النجاة من اخطار الحياة البحرية |
Ama kuzeyde ve güneyde kışın hayatta kalabilen çok az canlı bulunmakta. | Open Subtitles | لكن هناك قلةٌ متميزة، شمالاً أو جنوباً، يسعهم النجاة من فصل الشتاء |
Bu tembel hayvan çift ampüte geçirdi ve ben yüksek gerilim hattına tutulmuş ama hayatta kalmış tembel hayvanlar gördüm. | TED | لقد تعافى هذا الكسلان من بتر مزدوج ولقد رأيت حيوانات الكسلان تمكنوا من النجاة حتى النجاة من خطوط الكهرباء. |
İnsanlar, geçmişi ve geleceği bir yana bırakıp yalnızca o an hayatta kalmanın derdine düştüler. | Open Subtitles | توقف الناس فى القطار عن التفكير سواء فى الماضى أو المستقبل وتركز تفكيرهم فقط على كيفية النجاة من تلك الرحلة |
Evet, tüm ailesinin ölümünde kurtulmak. | Open Subtitles | نعم ، النجاة من الموت بينما عائلتك بأكملها لا |
Alış buna, tamam mı? Silah yaralanmasından kurtulmak, bir insanın elindeki en muazzam kozdur. | Open Subtitles | إعتد علي ذالك,حسناً النجاة من طلق نارري هو الورقة الرابحة في نهاية المطاف |
Ne istediğin umurumda değil. Bu bok çukurundan kurtulmak istiyorsan ne dersem onu yapacaksın bundan sonra. | Open Subtitles | لا أهتم بما ترغب به , إذا أردت النجاة من هذا فعليك فعل ما أخبرك به |
İşte savaştan sağ çıkmak böyle bir şey. | Open Subtitles | هذا ما يعنيه النجاة من الحرب |
Fırtınadan sağ çıkmak isteriz. | Open Subtitles | نريد النجاة من العاصفة فقط. |
İyi planlar, "yangın merdiveninden ineceğim" cümlesiyle başlar. | Open Subtitles | لأن جميع الخطط الجيدة تبدأ، "سأذهب إلى أسفل النجاة من الحريق". |
Adam seni yangın merdiveninden görmüş. | Open Subtitles | الرجل شاهدك من سلّم النجاة من الحريق |
Bir helikopter kazasından kurtulma olasılığının şaşırtıcı derecede yüksek olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلمين أن نسبة النجاة من تحطم مروحيةٍ مرتفعةٌ بشكلٍ مدهش. |
Sateda'daki Wraith saldırısından nasıl kurtulmayı başardınız? | Open Subtitles | كيف استطعتم النجاة من هجوم الريث على ساتيدا؟ |