Beni yoğun bakımdan akut Omurilik bölümüne sevk ettiler. | TED | نقلوني من العناية المركزة لقسم اصابات النخاع الشوكي الخطيرة. |
Şimdi çok şaşırtıcı ve aslında büyüleyici olan şey tüm bunların, Omurilik ve vücut tarafından yapılıyor olmasıdır. | TED | حاليا، شيء واحد رائع ومدهش حقا، حقيقة أن كل هذا يمكن توليده فقط من خلال النخاع الشوكي والجسد. |
Ve özellikle Omurilik, insan hareketlerinde anahtar kontrolcüdür. | TED | وخاصة النخاع الشوكي وهو مفتاح التحكم للحركة عند الإنسان. |
Hastasına ilk defa omurilikten sıvı aldığını söylemiş. | Open Subtitles | فقد أخبر المريضة بأنها تجربته الأولى لإجراء خزعة النخاع الشوكي |
Evet, açıp omuriliğe baskıyı kaldırmamız gerekiyor. | Open Subtitles | أجل، علينا الدخول ومحاولة رفع الضغط عن النخاع الشوكي |
Spinal stinoz tedavisi için "posterior lombar dekompresyon" ameliyatı olacak. | Open Subtitles | إنها هنا لتخفيف الضغط في أسفل النخاع الشوكي لمعالجة ضيق العمود الفقري |
- Ne yazık ki darbenin etkisiyle omuriliği C3 omurundan ayrılmış. | Open Subtitles | لسوء الحظ، قوة الحادث قطعت النخاع الشوكي عند الفقرة الرقبية 3، |
omurilikte parçalanmalar meydana geliyordu. Nöronlar her bir yöne dağılıyorlardı. | TED | فإنك تجد تشققات في النخاع الشوكي. و تتشعب العصاب في مختلف الاتجاهات. |
Sinirsel yollar, bu duyusal girdileri Omurilik boyunca taşıyıp beyne iletir. | TED | تحمل الخلايا العصبية هذه المدخلات الحسية عبر النخاع الشوكي وصولًا إلى المخ. |
Esrar içmiş dahi olsa, bu enine Omurilik iltihabına neden olmaz. | Open Subtitles | حتى إن كان دخن لا يمكن أن تسبب الماريجوانا التهاب النخاع الشوكي |
Omurilik tıpkı uçurtma iplerinde olduğu gibi birçok şeridin bir ayaya gelmesinden meydana gelmiştir. | Open Subtitles | النخاع الشوكي يتكون من حبال مجتمعة معاً كالطائرة الورقية |
Omurilik sıvısı almak için lumbar ponksiyon yaptık. | Open Subtitles | أجرينا فحصاً للقطنية أخذنا سائل من النخاع الشوكي |
Omurilik iltihabı olabilir. Disklerdeki şişlikler sinir fonksiyonunu bozabilir. | Open Subtitles | قد يكون التهاب النخاع الشوكي ورم الغضاريف قد يضعف عمل العصب |
Travmadan ve Omurilik şişmesinden dolayı sinirlerde tepkisizlik yaşanabilir. | Open Subtitles | من المحتمل أن يكون غياب الاستجابة العصبية سببه إصابة أو تورّم في النخاع الشوكي. |
Omurilik motorudur. | TED | محرك السيارة هو النخاع الشوكي |
Şansımıza Omurilik bu işin içinde. | Open Subtitles | احتمال كبير أن يفيدنا النخاع الشوكي |
Ona Julia'nın Omurilik sıvında bulaşıcı virüsler için test yapmasını söyle. | Open Subtitles | أخبريها أن تُجري فحصاً آخر للإشتباه لإصابتها بالعدوى "بإستخدام سائل النخاع الشوكي الخاص بـ"جوليا |
Beyin sapları parçalanmalı ya da omurilikten ayrılmalı. | Open Subtitles | يجب تدمير الدماغ، أو قطعه من النخاع الشوكي |
Katil boynu kırıyor, omuriliğe zarar vererek beyne giden sinyalleri engelliyor. | Open Subtitles | القاتل دَقَ العنق، وقطع النخاع الشوكي فشوش الإشارات التي تُرسل للدماغ لذلك خاف |
Toksik bir metal. Bu doğrudan serebral Spinal sıvıya verilir. | Open Subtitles | و هو معدن مسموم،و بينما يتسرب مباشرة إلى سائل النخاع الشوكي |
Lenny'nin omuriliği sağlam. Dura tabakasını kapatıp, omurgasını da hallettik mi işimiz biter. | Open Subtitles | النخاع الشوكي لـ"ليني" لم يُمس فلنغلق الجافية، ونُوازن نخاعه الشوكي، وهكذا نكونٌ إنتهينا |
Bu şimdiye kadar omurilikte tam ve daimi felce yol açan deneysel bir lezyondan sonra gözlenen ilk gönüllü bacak hareketi iyileşmesi. | TED | كان هذا أول تعافٍ تمت مشاهدته على الإطلاق لحركات الساقين الإرادية بعد إجراء أذية تجريبية في النخاع الشوكي أدت إلى شلل تام ودائم. |
Yani burada bir elektrot hayal edin omuriliğin arkasında yerleştirilmiş ağrısız bir uyarı verebilmek adına. | TED | تخيلوا هنا الكتروداً مزروعاً إلى الخلف من النخاع الشوكي ليقوم بتوصيل تنبيه غير مؤلم. |
Kemik iliği iltihabı. Yani, enfeksiyon kemiklerine sıçramış. | Open Subtitles | التهاب النخاع الشوكي العظمي وصلت العدوى لعظامه |