| Ellerimle bastırıp Kanamayı durdurmaya çalıştım ama zorlukla nefes almaya çalışarak bana baktı. | Open Subtitles | حاولت إستعمال يدى لإيقاف النزيف لكنّها أخذت نفساً كبير من الهواء ونظرت إلى |
| Sen bayılınca, Kanamayı durduracağım kanama durunca da, camı çıkarmaya çalışacağım, anladın mı? | Open Subtitles | وعندما تُخدر, سوف اوقف النزيف وعندما أنهتي. سوف أحاول إزالة قطعة الزجاج. إتفقنا؟ |
| Bırakın onun yarasını pansuman yapıp Kanamayı durdurup bırakalım onu. | Open Subtitles | فقط دعونا نضع عليه الضمادات لكي نوقف النزيف, وسندعه يرحل. |
| Bir otopsi lezyonları gösterdi, sağ beyin zarı kanaması ve sol şakak kırığı. | Open Subtitles | التشريح سيبين الأضرار النزيف فى فص المخ الأيمن و الكسر فى الهيكل الأيسر |
| kan kaybı endotoksik şoka neden olmuş olabilir. Ama daha fazla test yapmalıyım. | Open Subtitles | النزيف قد يقود إلى نومة فقر الدم لكن يجب أن أجري إختبارات أخرى |
| Diğer seçenek ise, bekleyip Kanamanın kendiliğinden durmasını umut etmek. | Open Subtitles | الخيار الآخر، أن ننتظر بحذر ونتمنى أن يتوقف النزيف بنفسه. |
| Aşırı stres kan basıncını yükseltip kanamaya yol açmış olabilir. | Open Subtitles | التوتر الشديد قد يرفع ضغط الدم و الذي يسبب النزيف |
| Şimdilik Kanamayı durdurdum. Ancak kan basıncı ve nabzı stabil değil. | Open Subtitles | مستقر غير والنبض الدم ضغط أن إلا النزيف لأيقاف عالجته أنا |
| Bacağı kesmezsem, atardamarı yeniden birleştirip... Kanamayı durdurmama imkan yok. | Open Subtitles | مالم أقوم بالبتر، لا توجد هناك طريقة أخرى يمكن بها أن أصلح الشربان وأوقف النزيف |
| Bu Kanamayı durdurmak zorundayız. | Open Subtitles | نحن يَجِبُ أَنْ نَوقّفَ هذا النزيف. انة بخيرُ. |
| Kesecek ve eti yakacaklar, hiç kimse Kanamayı durdurmayı başaramayacak. | Open Subtitles | إنها تقطع وتُذبل ولا أحد يستطيع أن يوقف النزيف |
| Kanamayı durdurdum. Elimden geleni yaptım. | Open Subtitles | لقد أوقفت النزيف تثبيته هو أفضل ما أستطيع |
| Eğer yaranı temizleyeceksem, Kanamayı durdurmam gerekecek. | Open Subtitles | إن كنت سأنظِّف الجرح، فيجب أن أوقف النزيف |
| İç Kanamayı durdurmaya çalışırken kalbi tutukluk yaptı. Bazen olur. | Open Subtitles | لقد عانت من سكته قلبيه اثناء محاوله ايقاف النزيف الداخلى ، انها تحدث احياناً |
| Voila! "Sanırım Kanamayı durdurduk" demenin Fransızcası. | Open Subtitles | رائع , هذه فرنسيه لأنى أظن اننا اوقفنا النزيف |
| Kanamayı durdurdum. Revire götürün. | Open Subtitles | لقد أوقفنا النزيف أدخله إلى الجناح الطبى فورا |
| Ağaçlardan geçer geçmez Kanamayı durdurabilirim. | Open Subtitles | يمكننى ايقاف النزيف عندما نعبر هذه الاشجار |
| Sürekli kanaması olduğunu duydum. | Open Subtitles | يبدو ان المرضى ذوي النزيف يتدفقون لديك كما الكلاب الشاردة |
| Kanamanın kontrol altına alınabilmesi için trombosit takviyesine ihtiyacı var. | Open Subtitles | يحتاج بعض المقويات لتساعده على التحكم فى النزيف |
| Uzun lafın kısası, en kısa sürede çivileri çıkarın ve kanamaya dikkat edin. Anlıyorum. | Open Subtitles | كان المهم هو إخراج المسامير والاحتراس من النزيف |
| Kanaman durmazsa yaşamazsın. | Open Subtitles | إذا لم تتوقف عن النزيف فلن يستمر جسدك ليوم واحد بهذا الشكل |
| Yarasına tamponla basınç yapmaya çalıştım, ama sadece elim kanı durdurmayı başardı. | Open Subtitles | حاولت أن أدك الجرح بالشاشو الضغط, لكن يدي فقط هي من توقف النزيف |
| Bir süre sonra turnike baglamayi ögrenmek lazim. | Open Subtitles | بعد فترة تحاول أن تضغط عليها لوقف النزيف |
| - Herif iki kere vuruldu, yani bir hastaneye ya da doktora gitmez ve kanamasını durduramazsa bunun bir önemi kalmayacak. | Open Subtitles | و لهذا ما لم يوقف النزيف بدون الذهاب الي طبيب او مستشفي فلا يهم حقا |
| Burnum neredeyse bir saattir kanıyor ve bunu durduramadım. Pekâlâ. | Open Subtitles | أنفى ينزف منذ حوالى ساعة لا يمكننى إيقاف النزيف |
| Gastroinstestinal kanama, deride yaralar, ağız ve burunda kanamalar ortaya çıkacak. | Open Subtitles | ستبدأ في النزيف المعوى تقشر الجلد ونزيف من الانف والفم |
| kanamadan iki buçuk hafta sonra, cerrahlar müdahale edip beynimdeki konuşma merkezlerine baskı yapan golf topu büyüklüğünde bir pıhtı çıkardılar. | TED | بعد أسبوعين ونصف من النزيف تدخل الجراحون وأزالوا جلطة دموية بحجم كرة الجولف والتي كانت تضغط على مراكز اللغة عندي |
| Onlara yalan söyledin. kanamam durmuştu. Bandaja ihtiyacım yoktu. | Open Subtitles | لقد كذبت عليهم توقف النزيف لا أحتاج إلى الضمادات |
| Bu kadar çok kanama ancak o hayattayken meydana gelebilir. | Open Subtitles | هذا النزيف لا يمكن ان يحدث الا اذا كان حيا |