Bir başka Mahkum, Alex Cortez içeride birilerini rehin aldı. | Open Subtitles | النزيل الآخر، أليكس كورتيز، أَخذَ رهائن داخل. |
Mahkum Alex Cortez iki sivili rehin aldı. | Open Subtitles | النزيل أليكس كورتيز أَسرَ رهينتان مدنيان. |
Boynundan yaralanan şu Mahkum, durumu ağır. | Open Subtitles | ذلك النزيل الذي تم طعنه في رقبته في حالة حرجة |
İyi günler, müşteri hizmetleri. | Open Subtitles | مساء الخير علاقات النزيل |
Ben Nora Wilder, müşteri hizmetleri ve özel servis müdürü. | Open Subtitles | (أنا (نورا ويلدير مديرة علاقات النزيل و الخدمات الخاصة |
Denek Lucas kendini salmaya başladı. | Open Subtitles | بدأ النزيل"لوكاس"بالتغير. |
Yeni tutuklu hakkında bilgi istiyorum. Büyük olması dışında. | Open Subtitles | أما الآن فأريد أن أعرف عن النزيل الجديد علاوة عن حجمه الضخم. |
Gidip neden biraz ara vermiyorsun, Jimmy? Ben müşterimizle ilgilenirim. | Open Subtitles | قلتذهب لتستريح واترك لي هذا النزيل |
Vekil, bu Mahkum duşa kendi gidip gelebiliyor mu? | Open Subtitles | أيها المراقب, هل مشى هذا النزيل من وإلى الحمام بنفسه. ؟ |
Vekil, bu Mahkum yemekhaneye kendi başına gidip gelebiliyor mu? | Open Subtitles | أيها المراقب, هل مشى هذا النزيل من وإلى قاعة الطعام بنفسه. ؟ |
Vekilin kanaatine göre, bu Mahkum bu sabahki koşuya katılabilir mi? | Open Subtitles | برأيك أيها المراقب, أيستطيع هذا النزيل أن يشارك في حصة الركض الصباحية. ؟ |
AYN İSTENİLENİ BULAN Mahkum Ortadan kaybolmam gerek. | Open Subtitles | آين النزيل الذي يستطيع جلب الأشياء |
Mahkum 48 saattir yemek yemeyi reddediyor. | Open Subtitles | يرفض النزيل الأكل منذ 48 ساعة |
Ya şu diğer müşteri, hani... | Open Subtitles | ماذا عن النزيل الآخر؟ |
Son müşteri. | Open Subtitles | انة النزيل الاخير |
müşteri içeri girdiğinde hemen yumulurum. | Open Subtitles | أحب عندما يدخل النزيل. |
- Bir müşteri geri geliyor. | Open Subtitles | -لقد عاد النزيل -كم من الوقت لدي؟ |
Denek Lucas kendini salmaya başladı. | Open Subtitles | بدأ النزيل"لوكاس"بالتغير. |
Denek Lucas, Carl'la ilgili şunları söyleyebilirim... | Open Subtitles | بخصوص النزيل"لوكاس","كارل"... |
Kararımızı tutuklu yokken vereceğiz. | Open Subtitles | سنتخذ قرارنا دون وجود النزيل |
Kararımızı tutuklu yokken vereceğiz. | Open Subtitles | سنتخذ قرارنا دون وجود النزيل |
Gidip neden biraz ara vermiyorsun, Jimmy? Ben müşterimizle ilgilenirim. | Open Subtitles | قلتذهب لتستريح واترك لي هذا النزيل |