Onun bağışıklığı kırmızı özü panzehire çevirmenin anahtarı olabilir. | Open Subtitles | إنّ مناعته قد تكون المفتاح لتحويل النسغ الأحمر إلى دواء حقيقي |
O özü bulana kadar ondan uzak durmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تبقى بعيدا عنه حتى نحصل له على بعض من ذلك النسغ الأحمر |
özü de bulduğuna göre adadan gidiyoruz artık. | Open Subtitles | طالما حصلت على ذلك النسغ علينا أن نرحل عن هذه الجزيرة |
Bizim kehribar dediğimiz bu fosilleşmiş ağaç özsuyu... milyonlarca yıl, içindeki sivrisinekle birlikte... | Open Subtitles | هذا النسغ النباتى الذى نسميه عنبر إنتظر مليون سنة والبعوضة بداخله |
Takviye olarak da çabuk kuruyan akçaağaç özsuyu. | Open Subtitles | و بعض النسغ سريعة الجفاف، كتعزيزات. |
Üstünde bitki özü olan, bulabildiğim en büyükleri bunlar. | Open Subtitles | هذه هي أكبر أكواز صنوبر يمكن أن تجد لي مع النسغ عليها. |
Burada bütün olanlar, Ekvatorlu ağaç özü. | Open Subtitles | ا كل الذى يملكوه هنا شجرة النسغ. |
Bitki özü veya reçine gibi duruyor. | Open Subtitles | تبدو كسائل النسغ أو الصمغ |