Ben de biliyorum ama Yüzündeki ifadeyi gördünüz mü? | Open Subtitles | أجل، أعرف ولكن هل رأيتم تلك النظرة على وجهها ؟ |
Yüzündeki ifadeyi görmeliydin sanki benimle alay ediyordu. | Open Subtitles | ولكن كان يجب ان ترى النظرة على وجهها بدت كما لو انها تهزأ بي |
Karını öldürdüğünü itiraf ettiğinde kızın Yüzündeki ifadeyi görmeyi umuyordum. | Open Subtitles | كنت آمل أن أرى النظرة على وجهها عندما ستعترف بقتلك لزوجتك |
Yüzündeki ifadeyi görmeliydiniz. | Open Subtitles | كان عليك رؤية النظرة على وجهها |
Bana tutunduğundaki o yüz ifadesini tekrar görmek için can atıyorum. | Open Subtitles | النظرة على وجهها كما لو انا ستلتصق بي وإنني أتطلع لرؤية ذلك مرة أخرى. |
Onu beklemeden gitsem, Yüzündeki ifadeyi görmek isterdim. | Open Subtitles | أحب أن أرى النظرة على وجهها... إذا غادرت بدونها |
Yüzündeki ifadeyi görmeliydiniz. | Open Subtitles | ليتك رأيت النظرة على وجهها |
Gördüğüm şey. Yüzündeki ifadeyi gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت تلك النظرة على وجهها |
Gördüğüm şey. Yüzündeki ifadeyi gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت تلك النظرة على وجهها |
Birlikte içeri girdiğinizde Yüzündeki ifadeyi diyorum yani. | Open Subtitles | كما تعلم، النظرة على وجهها |
Yüzündeki ifadeyi gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت النظرة على وجهها ؟ |
Genç yaşımda öldüğüm zaman Yüzündeki ifadeyi görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | {\pos(190,230)} لا أتيق صبرا لأرى النظرة على وجهها عندما أموت يافعاً |
Biliyorum. Resmi gösterdigindeki yüz ifadesini gördün mü? | Open Subtitles | أعلم. هل شاهدت النظرة على وجهها |