Ay'a bakmak için dünyanın ilk teleskopunu kullanan ve ay hakkında bildiklerimizi değiştiren | TED | وسوف أبدأ مع جاليليو والذي استخدم التلسكوب الاول من اجل النظر الى القمر |
Her şeyi kontrol etmek zorundayım. Aman, neyse, ağzıma mı bakmak istiyorsun? Al. | Open Subtitles | حسنا , لا بأس , أنت تريد النظر الى فمي ؟ المخاطر المهنية. |
Biraz asabiyim sadece. Kuyruğuma bakmayı kes. | Open Subtitles | اني متقلب المزاج قليلا ،توقفي عن النظر الى ذيلي |
Haritaya bakmayı bırak! Hemen buradan gidelim! | Open Subtitles | كفى النظر الى الخريطه أحاول الخروج من هنا |
Aradaki ilişkiyi sadece benzerliklere bakarak belirleyebilirsiniz. | TED | يمكنك فقط تحديد القرابة عن طريق النظر الى التشابه |
Ve buna bakmaya basladiginizda, Sangay buyuklugundeki bir sehire fabrika gibi insa etmeye basladiginnizda, bu gercekten gokdelen ormani. | TED | وعندما تبدا النظر الى هذا و تبدأ بالحساب على مستوى مدينة كاملة بحجم شانغهاي انها غابة من ناطحات السحاب |
Size bakmaktan iğreniyorum! | Open Subtitles | انا سئمت من النظر الى تجمعكم على اية حال |
Annen ve baban öldüğünde, sen çok küçükken önüme bakmak zorundaydım. | Open Subtitles | عندما مات والديك وانت صغيرة جدا كان على النظر الى المستقبل |
Bu sadece basitçe özelliklere ya da arayüzün zenginliğine bakmak değil, daha önce sunulmamış şeylerin sunulması fikri. | TED | اذاً المسأله ليست ببساطة النظر الى نوعية هذه الواجهه. بل النظر الى الفكرة فكرة عرض اشياء لم تكن تستطيع عرضها سابقاً. |
Çocuklara bakan hanım... bana beş saniye daha bakmak zorunda kalırsa... camdan atlayacağını söyledi. | Open Subtitles | السيده التى تراقب الاطفال قالت انها ان اضطرت الى النظر الى 5 ثوان أخرى ستقفز من النافذة |
Çocuklara bakan hanım... bana beş saniye daha bakmak zorunda kalırsa... camdan atlayacağını söyledi. | Open Subtitles | السيده التى تراقب الاطفال قالت انها ان اضطرت الى النظر الى 5 ثوان أخرى ستقفز من النافذة |
Dr. Greenberg'ün gözünün içine bakmak eskisinden daha zor olacak. | Open Subtitles | والان سصعب علي النظر الى الدكتور غرينبيرغ في العين |
hiç birine bu kadının sana baktığı gibi... bakmak istemiş miydin? | Open Subtitles | هل اردت النظر الى احدهم بالطريقة التى تنظر بها لك |
Millet, bırakın balonlara bakmayı. Kime diyorum? | Open Subtitles | ايها الفتية توقفوا عن النظر الى البالونات جميعكم |
Bu fikir aklımıza geldi çünkü yıldızlara bakmayı, evrende dans ettiklerini düşünmeyi seviyorsun. | Open Subtitles | لدينا هذه الفكره لأنك تحب النظر الى النجوم |
Jackson City... Arkana bakmayı kes, gelmiyorlar. | Open Subtitles | توقف عن النظر الى الخلف , لن يأتوا الينا |
Sadece zarfa bakarak içinde .. ..ne olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | وانا اعلم ما هو مكتوب في الرسالة من خلال النظر الى الظرف فقط |
Benim gibi sürekli geçmişine bakarak hayatını geçirmemelisin. | Open Subtitles | انت لا تريدين ان تكونى مثلى وتقضين بقية حياتك فى النظر الى الوراء |
Sanırım sokaktaki kadınlara bakmaya karşı bir yasa yok. | Open Subtitles | أعتقد بأنه لا يوجد قانون يحرم النظر الى المرأة في الشارع |
Kalitesiz sanata bakmaya dayanamıyorum. | Open Subtitles | انا لا استطيع ان اتابع النظر الى ذلك الفن المتدنى |
Ama bence her şey kokar suratına bakmaktan iyidir! | Open Subtitles | لكن اعتقد اي شي افضل من النظر الى وجهك ذو الرائحة |
Kız kardeşini haritaya bakmaktan bile vazgeçirmelisin. | Open Subtitles | عليك ان تمنعي شقيقتك حتى من النظر الى الخريطة |
Sonra birlikte o kabuslara bakar, onları anlayabiliriz. | Open Subtitles | و بعد ذلك يمكننا النظر الى تلك الاحلام السيئة سويا و نستطيع فهمها |
Bir saniye o haritaya bakabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني النظر الى الخريطة للحظة |