| Diğer kadının psikolojik sanrılarına neden prim verdiğini duymaya can atıyorum. | Open Subtitles | أود أن أسمع لماذا إنغمستِ في الأوهام النفسيّة لتلك المرأة الأخرى |
| Mürekkepli resimlerle yapılan ve ne olduğunu bilmem gereken psikolojik testlerden birisi mi? | Open Subtitles | نعم ، الان ، هل هذا احد الاختبارات النفسيّة التي يجب أن أكتشف ماهو الامر عليه ؟ |
| Yani polislikten istifa etmeseydi bile psikolojik travma yüzünden meslekten süresiz uzaklaştırılırdı. | Open Subtitles | لذا حتى لو لم تستقل من الشرطة لتم إعطاؤها أجازة لأجل غير مسمّى بموجب الصدمة النفسيّة. |
| Bir psikiyatri hastanesinde kalıyorum. Camdan dışarıyı izlemek yaptığımız şeylerden biri. | Open Subtitles | أنا أعيش في مشفى للأمراض النفسيّة التحدّيق من النافذة هو عملنا |
| Ama burada küçük çocuklarla yapılan görüşmeler sırasında yanımızda bir ruh sağlığı uzmanı bulunmasını tercih ederiz. | Open Subtitles | ولكننا نفضّل هنا أن يكون خبيراً بالصحّة النفسيّة حاضراً أثناء المقابلات مع الأطفال الصغار. |
| Küçük oyunumuzu akli teste çevirdin demek. Güzel hamle. | Open Subtitles | خداعة هدفنا لإجراء إختبار للصحة النفسيّة. |
| psikiyatrik bozukluklar, uyurgezerlik, ne bileyim aşırı alkol gibi belirgin nedenleri eledik mi? | Open Subtitles | ،إن أستبعدنا من ذلك الاضطرابات النفسيّة النوم سائراً، لا أدري ليلة شاقة بعد احتفال؟ |
| Son kez bir ölüyle konuşurken yakalandığımda akıl hastanesini boyladım, hemen yok ol! | Open Subtitles | آخر مرّة وجدوني أتحّث مع شخص ميِّت وضعوني في مستشفى للأمراض النفسيّة, لذلك ابتعد |
| Aslında psikolojik travmanın fiziksel etkilerini anlamaya yaklaşıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يزدادونَ اقتراباً من فهم الجانب الفيزيولوجي للصدمةِ النفسيّة |
| Burada, bir insanın itibarı, psikolojik sorunları ve mutluluğu söz konusu. | Open Subtitles | تدور القضيّة حول حالة الشخص النفسيّة والرعاية الاجتماعية |
| Evet. Bu vakadaki psikolojik bakış açısının senin ilgini çekeceğini biliyordum. | Open Subtitles | أجل، أيقنتُ أنّ الأبعاد النفسيّة لتلك الحالة ستثير اهتمامكَ |
| Peki ya buna hazır değilse. psikolojik olarak? | Open Subtitles | ماذا لو لم يفعل ذلك بسبب الناحية النفسيّة ؟ |
| Peki ya buna hazır değilse. psikolojik olarak? | Open Subtitles | ماذا لو لم يفعل ذلك بسبب الناحية النفسيّة ؟ |
| psikolojik travma, fiziksel travma kadar gerçek ve zorludur. | Open Subtitles | الصدمة النفسيّة حقيقيّة تماماً مثل الصدمة الجسديّة. |
| psikolojik saha çalışmalarındaki doğuştan yeteneği standartların çok üstündeydi. | Open Subtitles | جاء تقييمه ممتازًا في إختبار القابليّة النفسيّة للعمل في الحقل الخارجيّ. |
| psikiyatri çevrelerinde adınızdan sıkça söz ediliyor. | Open Subtitles | إنك مثار الحديث الرئيسي بالأوساط النفسيّة |
| - psikiyatri ve nöroloji. | Open Subtitles | الحالة النفسيّة والعصبيّة |
| Bipolar bozukluğumla oldukça iyi başa çıktım, ayrıca fazla yemek, bağımlılık ve sosyal anksiyete gibi diğer ruh sağlığı sorunlarının da üstesinden geldim. | TED | أنا أعيش بشكل جيّد مع الاضطراب ثنائي القطب، كما تجاوزت بعض الحالات الصحيّة النفسيّة الأخرى كالإفراط في تناول الطعام، والإدمان والقلق الاجتماعي. |
| Bizi arayıp ruh sağlığı hukukuna göre hastanede kalış sürenin yasal cezanın sınırına uzatıldığını söylediler, bu yüzden... | Open Subtitles | تلقّينا اتّصالاً بأنّهم أحالوك إلى قسم الصحّة النفسيّة قبل الموعد النهائيّ لعقوبتك، لذا... |
| Son zamanlarda akli durumunu karanlık ve dengesiz buluyor. | Open Subtitles | في الآونَة الأخيرة،أصبح مُدرك بأن الحالة النفسيّة تُصبح مُظلمه وغير مُستقرّة |
| Ve çalıştığımız bir dizi olayın çoğunda, bir çoğunda... tetikçi suça karıştığı zaman, ya bu çeşit psikiyatrik tedavide ya da tedaviden geri çekiliyor oluyor. | Open Subtitles | و قمنا بدراسة عدّة من هذه الحوادث و في أغلب الحالات، في أغلب الحالات... يكون الجُناة إمّا يتعاطون أو متوقّفين عن تعاطي هذه اﻷنواع من اﻷدوية النفسيّة |
| 1 yılını, psikotik krizlerden seni kurtaramayan bir akıl hastanesinde geçirdin. | Open Subtitles | لقد قضيت سنة في مشفى للمجانين و الذي لم يُفدك بخصوص إنهياراتك النفسيّة |
| psikoloji de durgunluğa katkıda bulunabilir. | TED | كذلك فإن الحالة النفسيّة يمكنها أن تدلو بدلوها في تحقيق الكساد. |