Bu hediyeleri düğün törenine nasıl dahil edeceğini düşündün mü hiç? | Open Subtitles | هل فكرت في كيفية إدراج كل هذه الهدايا في مراسم الزواج؟ |
Tahmin edin ne oldu? Misafir defteriyle ilgilenen kişi aynı zamanda hediyeleri yerleştiren kişiymiş. | Open Subtitles | الشخص الزوارالخاص أيضا يضع الهدايا في الشاحنة. |
Oradaki adama hediyeleri arabaya koymasında yardım eder misin? | Open Subtitles | لما لا تذهبين لمساعدة ذلك الرجل لتضعين كل الهدايا في السيارة؟ |
Biliyorsun, geçen Noel hediyelerimizi Mart'ta vemriştik. | Open Subtitles | أتذكر أننا قد تبادلنا الهدايا في الكريسماس السابق |
Geçen Noel'i hatırlasana, hediyelerimizi Mart'ta vermiştik. | Open Subtitles | أتذكر أننا قد تبادلنا الهدايا في الكريسماس السابق |
Salak şapkalar takarız ve ağaçları, parlayan ışıklarla kaplarız ve hediyeleri, süslü kağıtlarla paketleriz ve bu, bizim için iyidir. | Open Subtitles | نرتدي قبّعات سخيفة وتغطية الأشجار بالأضواء اللامعة ولفّ الهدايا في ورقة متوهج هذا أمر حسن بالنسبة إلينا |
Havuz evindeki bütün hediyeleri çekmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تصور كل الهدايا في غرفة حمام السباحة |
Ama Noel arifesi, bizim hediyeleri açtığımız zaman. | Open Subtitles | لكنّها عشيّة عيد الميلاد. نفتح الهدايا في ذاك الوقت. |
Onların noelini geç kalarak ve hediyeleri arabada bırakarak mahvettiğim için çok ama çok üzgündüm. | Open Subtitles | كنت منزعجا جدا لإعتقادي أنني قد أخرب عيد الميلاد لهم وصولي متأخرا ترك الهدايا في السيارة |
Özür dilerim, Miranda'ya hediyeleri taşımasında yardım ediyordum. | Open Subtitles | L أبوس]؛ أنا آسف. كان ل للمساعدة في وضع ميراندا الهدايا في الشاحنة. |
hediyeleri kabul salonuna, pencereye karşı koyabiliriz. | Open Subtitles | نستطيع وضع الهدايا في غرفة الرسم |
Noel Baba'nın atölyesinde hediyeleri paketleyeceğiz. | Open Subtitles | سيقومون بتغليف الهدايا في محل سانتا |
Hı? ya da tüm o hediyeleri tek çantaya nasıl sığdırıyorsun? Hı? | Open Subtitles | أو أن تضع كل الهدايا في حقيبة واحدة ؟ |
Bütün hediyeleri kızağa nasıl sığdırıyorsun? | Open Subtitles | كيف تضع كل الهدايا في المزلجة؟ |
Noelde hediyeleri Noel Baba getiriyor sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أن (سانتا كلوز) يحضر الهدايا في الكريسماس |
Suse, hediyeleri bagaja koyun. Ben ön koltuğa binerim. | Open Subtitles | (سوز) ضعي الهدايا في الصندوق يمكن أن أركب هناك |
Tonya'ya yukarıdaki hediyeleri mi gösterdin? | Open Subtitles | )هل أريتَ (تونيا الهدايا في العليّة ؟ |