Üssün etrafında dolaş ve saldırıyı bekle. | Open Subtitles | قُويم بِجولة حول القاعِدة وراقِبي من أجل الهُجوم |
Bu saldırıyı durdurmak beni de kurtarmak demek. | Open Subtitles | عملكِ . وإذا أوقفنا الهُجوم التالي، فإنّ ذلك قد يعني إنقاذي. |
Kolonilere saldırıyı. | Open Subtitles | الهُجوم على المُستعمرات |
Bu saldırıyı durdurmamızın tek yolu, Hükümet verilerini tekrar almak ve Samaritan'ın işini yapmasına izin vermek. | Open Subtitles | السبيل الوحيد لمنع هذا الهُجوم هُو بالحصول على بثّ المُراقبة للمُراقبة وترك (السامري) يقوم بعمله. |