| belli ki, hala birbiriniz için yanıp tutuşuyorsunuz. | Open Subtitles | لم تكونا بحاجتنا إطلاقاً من الواضح أنكما ما زلتما عاشقين |
| belli ki birbirinizi seviyorsunuz. Nesiniz siz, kardeş mi? | Open Subtitles | من الواضح أنكما تحبان بعضكما ماذا أنتم، أولاد عم؟ |
| belli ki emekliliği hakkında aynı fikre sahip değilsiniz. | Open Subtitles | من الواضح أنكما لستما متفقين بشان ما ستفعلانه بتقاعده |
| Konuşacak şeylerinizin olduğu belli. O yüzden ben... | Open Subtitles | من الواضح أنكما يجب أن تتحدثا لذلك سأغادر |
| belli ki siz iki roket bilimci çocuk korumalı tuvalette ısrarcısınız. | Open Subtitles | من الواضح أنكما الإثنان يا علماء ...الصواريخ تصرانِ على جعل حتى |
| İletişim kurmadığınız belli ki bu da bir sorun. | Open Subtitles | من الواضح أنكما لستما على تواصل وهذه تعتبر مشكلة |
| - Hayır Açıkça belli ki insanların bildiğinden daha fazla yakınmışsınız. | Open Subtitles | من الواضح أنكما كنتما قريبين أكثر مما عرف الناس |
| Bundan tek anladığım, çünkü çok açıkca belli oluyor, ki siz beraber yalnız yaşamak istemiyorsunuz. | Open Subtitles | لأنه من الواضح أنكما لا ترغبان بالعيش وحدكما معاً |
| belli ki insanlara düzenli olarak yardım ediyorsunuz. | Open Subtitles | من الواضح أنكما تساعدان الناس بانتظام |
| Bir şeyler sakladığın çok belli. | Open Subtitles | من الواضح أنكما تخفيان شيئاً |
| belli ki olaylara farklı açılardan bakıyorsunuz ama işin şu kısmını anlayamıyorum. | Open Subtitles | - حسناً . حسناً , من الواضح أنكما لديكما نهجين مختلفين الأشياء , ولكن هنا الجزء الذي لا أفهمه . |
| belli ki yaratıcı insanlarsınız. | Open Subtitles | من الواضح أنكما مبتكران |
| Bir şeylere kızdığın belli ama ilk defa eminim ki, bunun Kilgrave'le bir ilgisi yok. | Open Subtitles | اسمعا، من الواضح أنكما غاضبين بخصوص موضوع ما لكني واثقة للمرة الأولى أن هذا (الموضوع ليس له علاقة بـ(كيلغريف |