Noel hediyelerine gelince hayal kırıklığına uğrattığım tek kişi Joy değildi. | Open Subtitles | لم تكن جوي الوحيد التي خيبت أمله حينما يأتي موعد هدايا الكريسمس |
Çünkü blokta gözetilmesi gerekmeyen tek kişi benim. | Open Subtitles | حسنا ، لأنني الوحيد التي لا تحتاج الى مراقبه. |
Neden oğlumuzun nerede olduğunu takip eden tek kişi ben olayım? | Open Subtitles | لما أنا الوحيد التي عليها تتبع مكان إبننا؟ |
Çünkü bu gece partiye girebilmemiz için tek yol bu. | Open Subtitles | لأن ذلك هو السبيل الوحيد التي نتلقاها في حزبه الليلة. |
Bu en iyi yol ve sizin de Ke'yi almanıza izin vereceğimiz tek yol. | Open Subtitles | هو أفضل طريق والطريقة الوحيد التي سنسمح بها لأخذ الكي |
Yalnızca ücretsiz çocuk bakımı değil, aynı zamanda bebeğinin sevdiği tek kişi. | Open Subtitles | و الأمر ليس فقط حضانة بالمجان بل انها الشخص الوحيد التي تحبه طفلتك |
Beni daha iyi hissettiren tek kişi o. | Open Subtitles | لأنها الشخص الوحيد التي تستطيع أن تواسينني في الوقت الحالي |
O, hayatımı birlikte geçirmek isteyeceğim tek kişi. | Open Subtitles | انها الشخص الوحيد التي اتمنى أن أقضي بقيّة حياتي معها |
Ciddiyim. Canını yaktığın tek kişi ben değilim. | Open Subtitles | انا جديــًـة, أنا لست الشخص الوحيد التي تأذت منك |
Buluşmak için güvenebileceği tek kişi sendin. | Open Subtitles | كنتِ الشخص الوحيد التي تثق به لتأتي وتقابله |
Sana bilekliği takabilecek tek kişi. | Open Subtitles | لأنها الشخص الوحيد التي بأستطاعتها وضع السـِـوار في يديك |
Sanırım tanıdığım insanlar arasında zaman çizgisini bozmamdan etkilenmeyen tek kişi sensin. | Open Subtitles | أعتقد من الجميع، في الواقع، كنت الوحيد التي لم تتأثر حقا عندما كنت افسدت مع الجدول الزمني. |
Güvenebileceğin tek kişi benim. | Open Subtitles | انا الشخص الوحيد التي تستطيع الوثوق به |
Bunu bilen tek kişi sensin ve bana hala kızgınsın. | Open Subtitles | انتي الشخص الوحيد التي تعمين عن ذالك |
Şu anda, onun korkmasını sağlayacak tek kişi sensin, | Open Subtitles | بما انك الوحيد التي لديها سبب لتخاف منه |
Bunu bilen tek kişi benim. | Open Subtitles | وأنا الشخص الوحيد التي كانت تعلم ذلك |
Yardım edebilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أعتقد أنك الوحيد التي يمكن أن تساعد. |
Ve bu yaşayabileceğim tek yol. | Open Subtitles | وهي الطريقة الوحيد التي يمكنني عيشها |