Onun için yapabileceğimiz tek şey, zehrin dozunu arttırmaktır. | Open Subtitles | الأمر الوحيد الذي نستطيع فعله لها هو زيادة جرعة السم, |
Şimdi yapabileceğimiz tek şey birlikte çalışıp bu soruna mantıklı bir çözüm bulmak, anladın mı? | Open Subtitles | الآن،الشيء الوحيد الذي نستطيع فعله أن نعمل معاً ونتناقش |
yapabileceğimiz tek şey bu! | Open Subtitles | انه الشيء الوحيد الذي نستطيع فعله |
yapabileceğimiz tek şeyi yaptık. | Open Subtitles | فعلنا الشيء الوحيد الذي نستطيع فعله |
Şimdi yapabileceğimiz tek şey, önümüzde duran kanıtı kullanarak Pelant'ı yakalamaya çalışmak. | Open Subtitles | الان , الشيء الوحيد الذي نستطيع فعله ,(هي محاولة الامساك ب(بلانت |
yapabileceğimiz tek bir şey var. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي نستطيع فعله |
- yapabileceğimiz tek şey Gallo gözüne başkasını kestirene kadar içimize atıp kabulleneceğiz. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي نستطيع فعله أن نبتلع الأمر ونتقبله حتى يكون هناك شخص آخر في مرمى أعين (جالو) |