ويكيبيديا

    "الوقت المحدد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zamanında
        
    • vaktinde
        
    • zamanı
        
    • Zaman
        
    • tarihine
        
    Güçlü kuyruk rüzgarları vardı ve Boston Logan Havaalanına zamanında inmeyi umuyoruz. Open Subtitles و نتوقع ان نصل الى بوسطن مطار لوغان تقريبا فى الوقت المحدد
    Yırtınıyorum, ama burası o kadar erkek merkezli bir yer ki, röntgenleri ve testleri bir türlü zamanında yaptıramıyorum. Open Subtitles كنتأركلمؤخرات، لكن هذا المكان مجرد نادٍ للأولاد لا يمكنني أن أحصل على نتائج الأشعة أو التحاليل في الوقت المحدد
    Böyle güvenilir izleyicilerle, Peerzadalar festivallerini zamanında bitirebildiler. TED مع شجاعة حضور مثل هذه، استطاعت عائلة بيرزاده اختتام مهرجانهم في الوقت المحدد.
    Şelalenin çok uzağına gitme, tam vaktinde orada olacağım. Open Subtitles لا تتجولين بعيداً عن الشلال , وكوني هناك في الوقت المحدد
    Takip ekibini atlatmalı ve yakalanmadan vaktinde bayrağa ulaşmalısınız; Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَتجنّبَ إمساكك من قبل ضباط المتابعة وتصل إلى العلم في الوقت المحدد
    Ama hepimiz yükseklik korkusunu, sallanan asansörün verdiği korkuyu, aşırı kokuyu ve zamanında bitirme stresini aştık. TED لكننا جميعًا تجاوزنا الخوف من الارتفاعات، والرافعات المتأرجحة، وقوة الرائحة وتوتر عدم إنهاء المشروع في الوقت المحدد.
    Hatta ders kredilerimi zamanında tamamladım ve mezun oldum. TED حتى انهيت المواد المقررة في الوقت المحدد وتخرجت مع فصلي
    Derse katılımı daha iyi olacak ve okula daha çok zamanında gelecek. TED سيكون لديها حضورًا مدرسيًا أفضل، وستحضرُ في الوقت المحدد غالبًا.
    Ancak bu fikir müzisyenlerimin ekipmanlarını zamanında kurmasından çok daha fazlasını yapabilir. TED تستطيع هذه الفكرة خدمة الناس أكثر من مجرد توصيل الموسيقيين إلى حفلاتهم في الوقت المحدد.
    Dakik olunması gerektiğine inanıyorum. Pratikte, örneğin, zamanında başladığımızda, zamanında bitirdiğimizi gördüm. TED اعتقد انه عليك ان تأتي في الوقت المحدد, لكنني لم اشعر بأهميته إلاَّ عند التدريب نبدأ في وقت محدد, وننتهي في وقت محدد.
    zamanında başlamanın, ve zamanında bitirmenin önemine inandım. TED اعتقد في البدء عند الوقت المحدد, كما الإنتهاء عند وقتٍ محدد.
    Anlatması uzun bir hikaye ancak hepsini zamanında yetiştirdim ve çok güzel karşılandılar. TED هناك قصة طويلة لذلك, لكنني قمت بأنجازها جميعا في الوقت المحدد وكان قبولها بشكل ممتاز جدا
    Bunu zamanında yaptığınızda puan kazanmalısınız. zamanında yapmadığınızda puan kaybetmelisiniz. TED يفترض لك أن تأخذ نقاط لفعلها في الوقت المحدد يفترض لك أنت تخسر نقاط لعدم فعلها في الوقت المحدد
    Neyse, bütçeyi zamanında hallettik, her şey tamam. Open Subtitles لقد انهينا المزانية في الوقت المحدد اذا كل شيء يجري على نحوٍ جيد
    Merhaba baylar, vaktinde geldiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles مرحبا بكم ، شكرا لحضوركم في الوقت المحدد
    Yedi buçukta demişti. vaktinde gelir sanırım. Open Subtitles قال في السابعة والنصف، أعتقد أنه سيأتي هنا في الوقت المحدد
    Tam vaktinde geldin. Hiç güzel sesler duymadın mı? Open Subtitles أتيت في الوقت المحدد ألم تستمع أي أصوات جميلة
    Oraya asla vaktinde yetişemeyiz! Open Subtitles هذا سخيف لن نكون هناك في الوقت المحدد أبداً
    üzgünüm gençler,trafiğe takıldım geç kaldım sana söyledim,sen hiç bir Zaman vaktinde gelmedin Open Subtitles آسف يا شباب ، لقد تأخرت لقد سئمت من زحمة السير هذه قلت لك ، أنت لا تصل أبدا في الوقت المحدد وهم
    Dash'in ödevlerini yapmasını sağla. Ve ikiniz de vaktinde yatın. Open Subtitles تاكدي بان داش قام بحل جميع وظائفه وانتما الاثنان اذهبوا للنوم في الوقت المحدد
    Kaybettiğimiz zamanı kapatma ilhamı geldi birden bana Open Subtitles لدي مصدر إلهام لكيفية رجوعنا في الوقت المحدد
    Onu öldürmen gerektiği Zaman öldürseydin, yüzüne bir şey olmazdı. Open Subtitles لو كنت قتلته في الوقت المحدد لكنت الآن لديك الجرأة
    Ama eminim teslim tarihine yetişir. Open Subtitles لكن أنا متأكد أننا سنسلمها في الوقت المحدد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد