Ve şimdi, birilerinin hayatını, sahnede değiştirme zamanı. | Open Subtitles | والآن، حـان الوقت لتغيير حياة شخص مـا هـنا على هذا المسرح |
Baa'nın giysilerini değiştirme zamanı, hadi git ve doktoru çağır. | Open Subtitles | ولكنه لم يكن شجاعا في الحرب لقد حان الوقت لتغيير ملابس با ، فلتحضروا الطبيب |
Numarayı değiştirme zamanı geldi mi yine? | Open Subtitles | أحان الوقت لتغيير رقم الهاتف مرة أخرى؟ |
Fakat bu reddetmenin veya atağın tehlikesini öğrendiğimde, bunu değiştirmenin zamanı diye düşündüm. | TED | لكن، عندما تعلمتُ عن مخاطر الرفض أو الهجوم، فكرتُ، حان الوقت لتغيير ذلك. |
Krallığın kadınlara karşı olan dehşet verici tutumunu değiştirmenin zamanı geldi. | Open Subtitles | لقد حان الوقت لتغيير الطريقة المروّعة التي تعامل بها المملكة نسائها. |
Mekan değiştirmenin zamanı gelmişti,.. | Open Subtitles | حان الوقت لتغيير المنظر.. |
Belki de artık bunu değiştirme vakti gelmiştir. | Open Subtitles | حسناً ربما حان الوقت لتغيير ذلك |
Pekala, Conner Kent, tişörtünü değiştirme zamanı. | Open Subtitles | , حسنا , كونر كينت . الوقت لتغيير قميصك |
Pekâlâ. Yüz maskeni değiştirme zamanı geldi. | Open Subtitles | حسناً، لقد حان الوقت لتغيير قناع وجهك. |
Halkın algısını değiştirme zamanı gelmedi mi? | Open Subtitles | ألم يحن الوقت لتغيير الإدراك العام؟ |
Torbanı değiştirme zamanı. | Open Subtitles | لقد حان الوقت لتغيير حقيبتك. |
Balığın suyunu değiştirme zamanı. | Open Subtitles | حان الوقت لتغيير السمكة |
Artık ön sayfadaki hikayeyi değiştirmenin zamanı. | Open Subtitles | حان الوقت لتغيير أهم الأخبار |
Belki de bunu değiştirmenin zamanı gelmiştir. | Open Subtitles | ربما آن الوقت لتغيير ذلك |
Oyunu değiştirmenin zamanı geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لتغيير هذه اللعبة |
Belki bunu değiştirmenin zamanı geldi. | Open Subtitles | ربما جاء الوقت لتغيير ذلك |
Oyunu değiştirme vakti. | Open Subtitles | انه الوقت لتغيير اللعبه |